Yüksek karlı özel fon vaadiyle aralarında Fatih Terim, Arda Turan, Fernando Muslera ve Emre Belözoğlu gibi isimlerin de bulunduğu pek çok kişiyi dolandırdığı iddia edilen banka müdürü Seçil Erzan’ın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.

Aralarında tanınmış futbolculardan Arda Turan, Fernando Muslera, Emre Belözoğlu ve Selçuk İnan’ın da bulunduğu 30’dan fazla kişiyi dolandırdığı öne sürülen eski banka müdürü Seçil Erzan’ın yargılanması bugün 41’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam etti. Duruşmaya tutuklu sanık Seçil Erzan jandarma eşliğinde getirilirken, 6 tutuksuz sanık ve taraf avukatları duruşma salonunda hazır bulundu. Duruşmada hazır bulunan Hazine ve Maliye Bakanlığı avukatı, davaya katılma talebinde bulundu. Talebi değerlendiren mahkeme heyeti, bu talebi kabul etti.

‘BİZE KAPALI FONDAN BAHSETTİ’

Davaya katılma talebinde bulunan Seçil Erzan’ın tefecilikle suçladığı Erkan Karaca dinlendi. Karaca, “Seçil Erzan mağazamıza gelerek alışveriş yaptı. Bir kaç kere alışveriş yaptıktan sonra şube müdürü olduğunu söyledi. Bize Finansal destek verebileceğini söyledi ve bizi yönlendirdi. Ben Seçil Erzan’a 2020 Aralık ayında yüksek miktarda para verdim. Bize kapalı bir fondan bahsetti. Bahsettiği fonda futbolcuların, iş insanlarının ve Fatih Terim gibi isimlerin olduğunu söyledi. Biz de 1 milyon 138 bin dolar para verdik. Şu an 673 bin dolar alacağımız var” dedi.

BANKA ÇALIŞANI TANIK OLARAK DİNLENDİ

Seçil Erzan ile birlikte bankada çalışan Döndü Deryanur Yazıcı, mahkemede tanık olarak dinlendi. Yazıcı, “Seçil Erzan’la Ekim 2021 ile Aralık 2021 tarihleri arasında çalıştım. Ben şube içerisinde şüpheli bir görüntüye rastlamadım” diye konuştu.

‘FATİH TERİM BANA KIZIM DİYORDU’

Tutuklu sanık Seçil Erzan, savunmasında, “Ben bankayı dolandırıp parayı ödeseydim bile o parayı alacaklardı. Fatih Terim bana para verdi. ‘Al bu parayı değerlendir, bankalar bana para kazandırmıyor’ dedi. Fatih Terim güvendiği için bana kızım diyordu” dedi.

‘BANKA SORUMLULUĞU ALMALIYDI’

Bankanın da sorumluluğu olduğunu söyleyen Seçil Erzan, “Madem bu insanlar benim koltuğuma göre bana güvenip benimle alışveriş yaptı, o zaman bankanın da burada sorumluluğu var. Banka burada sorumluluğu almalıydı. Ben yukarıda paraları verdim, insanlar aşağıya gitti, paraları yatırdılar. Bankadakiler bunları hiç mi görmedi?” dedi.