Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal, görevi devraldığı tarihten itibaren üniversitede yapılan çalışmaları, projeleri ve yönetimin hedeflerini anlatmak amacıyla Samsun basınıyla bir araya geldi.

Samsun Büyüksehir Belediyesi Ömer Halis Demir Çok Amaçlı Salonda pandemi kurallarına uygun gerçekleşen toplantıya; Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Cengiz Batuk, Prof. Dr. Fehmi Yazıcı, Prof. Dr. Recep Sancak, Genel Sekreter Prof. Dr. Hüseyin Gençcelep ve Kurumsal İletişim Birimi Koordinatörü Öğr. Gör. Mürsel Kan ile ulusal basın temsilcileri, yerel basın sahipleri, genel yayın yönetmenleri, internet haber sitelerinin temsilcileri ve muhabirleri katıldı.

Konuklarına davete icabet ettikleri için teşekkür eden Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal, pandemi koşulları nedeniyle toplantıyı içinde bulundukları salonda gerçekleştirdiklerini belirti. Rektör Prof. Dr. Ünal,  yaklaşık bir yıldır Covid-19 pandemisi ile fedakarca mücadele ederken hayatını kaybeden sağlık çalışanları ve vatandaşlarımıza başsağlığı diledi. Rektör Ünal, konuşmasının başında ayrıca Üniversitenin kuruluşuna katkı sağlayan, gelişmesine maddi ve manevi destek olan tüm gönüllülere teşekkür etti ve ebediyete intikal edenlere rahmet diledi.   

OMÜ Uzaktan Eğitim Merkezi (UZEM) Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Hasan Atsız’ın moderatörlüğünde gerçekleşen basın toplantısında Rektör Prof. Dr. Ünal, üniversitenin sağlık, eğitim, Ar-Ge, çevre düzenlemesi gibi birçok alanda yaptığı çalışmalar hakkında basın mensuplarını bilgilendirerek onlardan gelen soruları yanıtladı.

14 Ağustos 2020 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Rektörlük görevine atanan ve 17 Ağustos’ta görevi devralan Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal, bu tarihten itibaren başlattıkları revizyon çalışmalarıyla eğitim, sağlık, Ar-Ge, kalite ve çevre öncelikli bir strateji ortaya koyduklarını söyledi.   

Başarı çıtasını yükseğe koyan Prof. Dr. Ünal, “Araştırma üniversitesi” hedefini kriter olarak belirledi ve bu doğrultuda göreve hızlı başladı.  Üniversite-şehir-iş dünyasının iş birliğine ayrı bir önem veren Prof. Dr. Yavuz Ünal, uluslararasılaşma ve engelsiz üniversite çalışmalarına daha güçlü destek vererek devam ediyor.  

Uluslararası sıralama kuruluşlarının (Times Higher Education: 1001+) yaptığı değerlendirmelerde kendisine dünyanın önemli üniversiteleri arasında yer bulan OMÜ, yeni yönetimin ortaya koyduğu “Araştırma üniversitesi” hedefine yaklaştıkça sıralamalarda daha da yukarılara taşınacak. Akademisyen ve öğrencilerinin peş peşe gelen başarıları da bu yöndeki heyecanı ve beklentiyi arttırıyor.    

OMÜ’nün Kalite Çalışmaları Diğer Üniversitelere Örnek Gösteriliyor

Kaliteyi odağına alan Ondokuz Mayıs Üniversitesi, bu yönde attığı adımlarla diğer üniversitelere de örnek oluyor. Fakültelerde 9 programı akredite olan OMÜ’nün 8 programında süreç devam ediyor. Üniversite, Ağustos 2019 tarihinde “TS EN ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistemi”,  Şubat 2020 de ise “TS EN 10002:2014 Müşteri Memnuniyeti Yönetim Sistemi” belgesini aldı. Haziran 2020 tarihinde OMÜ, Yüksek Öğretim Kalite Kurulu (YOKAK) tarafından akredite değerlendirilmesine alınan 11 üniversite arasına girmeyi başardı. 

Bütün bunların yanında Kurumsal Akreditasyon Programının 1. ve 2 aşamalarını tamamlayan OMÜ’de 3. aşama yüz yüze saha ziyaretleri ise 18-19 Ocak 2021 tarihlerinde gerçekleştirilecek. Ondokuz Mayıs, Türk Standartları Enstitüsü tarafından gerçekleştirilen tetkik sonucu TS EN 9001: KYS ve 10002: MMYS belgelerinin sürdürülmesine hak kazandı. Bu başarıların yanında Üniversitede “Enerji Yönetim Sistemleri”, “Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemleri” ve “Gıda Güvenliği Yönetim Sistemleri”ne ilişkin belgelendirme ve Karadeniz ileri Teknolojileri Araştırma Merkezi (KITAM) Laboratuvar Akreditasyonu çalışmaları devam ediyor. 

Covid-19 Pandemisinde OMÜ Şifa Dağıttı 

Sağlık alanında Türkiye’nin en güçlü ve köklü üniversitelerinden biri olarak Ondokuz Mayıs Üniversitesi toplum sorumluluğu bilinciyle Covid-19 pandemisi sürecinde önemli görevler üstlendi. Hastalarına her zaman nitelikli üst düzey tedavi imkânı sunan OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi, pandemi sürecinde de hastalarının yanında oldu.  Bu süreçte Samsun İl Sağlık Müdürlüğünün koordinasyonunda OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi her branştan hekim, hemşire ve diğer tüm yardımcı sağlık personeliyle salgına karşı özveriyle çalışmalarını yürüttü.

Covid-19 ile mücadele kapsamında OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi pandemi hastanesi olarak hizmet verirken Samsun Teknopark da bu süreçte sağlık çalışanları için koruyucu yüz siperliği ve videolaringoskop cihazı üretti.

Tıp Fakültesi Hastanesi, salgın döneminde organ nakli bekleyen hastalara, karaciğer nakli gerçekleştirdi. Tıp Fakültesi Kardiyoloji Kliniği ise Türkiye’deki diğer kardiyologlar için canlı yayında ameliyat yaptı. Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi ise doğuştan çene ve diş bozukluğu olan genç, 19 yıl sonra OMÜ’de gerçekleşen ameliyatla sağlığına kavuşturuldu. 

Tüm bunların yanında Üniversite sağlık alanında hizmet kalitesi ve politikasına odaklanarak bu doğrultuda Tıp Fakültesi Hastanesi için öncelikler ve stratejiler belirleniyor.

OMÜ, Hastalara verilen hizmetleri kaliteli hale getirmek için teknolojinin verdiği tüm imkânları sonuna kadar kullanmaya kararlı. Bu amaçla Tıp Fakültesi ve Hastanesinin; dijital haritasının çıkarılması, eğitim ve sağlık alanında verdiği hizmetlerin daha nitelikli hale getirilmesini sağlayacak bir sistemin kurulması için ilk adım da atıldı. Teknopark’ın katkılarıyla geliştirilecek dijital sistemle birlikte OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesinin randevu sistemi iyileştirilecek. 

Samsun’un sağlık turizmi potansiyeli ve bu potansiyel etkili ve verimli kullanılmasına yönelik atılacak adımlar, sağlık ekosistemi, kentte sağlık sektöründe kalite standardının yükseltilmesi için “Sağlık Turizmi ve Sağlıkta Kalite Standardı” adlı istişare toplantısını gerçekleştirildi. Hastane hizmetleri ve çevresel etkenlerin de revize edilmesiyle sağlık turizminde önemli bir pozisyona geçilecek. 

Sağlık alanında bir diğer güçlü alan ise Diş Hekimliği Fakültesi ve Hastanesi. Yıllık yaklaşık 300 bin hastaya hizmet veren diş hastanemiz pandemi şartlarına rağmen 2020 yılında 100 bin vatandaşımıza tedavi hizmeti sundu. 

Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi ise her geçen gün büyüyen ve gelişen kapasitesiyle tüm Karadeniz ve yakın İç Anadolu Bölgesi’ne hizmet sağlıyor. Hayvan muayene sayısı her geçen yıl artan hayvan hastanesi, 2020 yılında 13 binden fazla hayvanı tedavi etti. Samsun Büyükşehir Belediyesi ile yapılan protokolle sahipsiz ve güçten düşmüş sokak hayvanlarının tetkik, teşhis ve tedavi süresince barınma ve otopsi hizmetlerinin karşılanması hususunda iş ortaklığı yaptık. Ayrıca yaban hayvanları da hastanemizde ücretsiz tedavi ediliyor. 

Eğitimde Revizyona Girildi

Dünyadaki gelişmeleri dikkate alan, istihdam alanlarının beklentilerini karşılayan yeterlilik ve donanıma sahip nitelikli öğrenciler yetiştirmek amacıyla eğitimde revizyona giden Ondokuz Mayıs Üniversitesi, revizyon sürecinde “Nasıl bir üniversite hayal ediyoruz?” sorusuna cevap aradı. 

Yeni yönetim, 5 ay gibi kısa bir sürede fakültelerin yaklaşık yarısı ile  gerçekleştirdiği toplantılarda; tercih sıralamalarını yükseltmek, akredite bölüm sayısını arttırmak, girişimci ve yenilikçi olmak, marka değerini yükseltmek, ulusal ve uluslararası işbirliklerini güçlendirmek, sürekliliği olan eğitim politikasına sahip olmak gibi temel kıstaslar ele alındı. Ve fakültelerin yeterlilikleri ve genel durumu değerlendirildi. 

19 fakülte, 1 yüksekokul, 12 meslek yüksekokulu, 2 enstitü, 1 konservatuvar ve 26 uygulama araştırma merkezinde çalışmalar yoğunlaştırılarak eğitimde köklü bir revizyon hazırlığı yapılıyor. Şimdiye kadar Veteriner Fakültesi,  Sağlık Bilimleri Fakültesi, Tıp Fakültesi, Ali Fuad Başgil Hukuk Fakültesi, İlahiyat Fakültesi, İletişim Fakültesi ile İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesiyle eğitim toplantıları yapıldı.

Toplantılarda OMÜ’nün vizyonu ve hedefleri doğrultusunda dünya ve Türkiye’de üniversite mezunlarının istihdam alanlarında yaşadığı sorunlara dikkat çekiliyor.  Üniversiteden mezun olan öğrenciler, aldıkları eğitimle aranan kişi olmaları için çaba gösteriliyor. Sorumluluğun farkında olan OMÜ’nün yeni yönetimi, iş sahası temsilcileri, sivil toplum kuruluşları (STK), meslek odaları vb. gibi paydaşlarla bir araya geliyor, öğrencilerinin istihdam alanın beklentilerini karşılayacak eğitimi alabilmeleri sağlamak için gayret gösteriyor.  

Mezun yeterliliği üzerinden sistem revizyonuna giderek Üniversite olarak kendi sistemini kurmak ve eğitim sistemiyle diğer üniversitelere örnek olmak hedefleniyor. Eğitim revizyonunu gerçekleştirmek için fakülte yönetimlerinin kendilerine nasıl bir Üniversite ön görüyorsunuz? Hangi yeterlikte öğrenci mezun edeceksiniz? Fakülte olarak bunu nasıl yapacaksınız? Sorularını yönetmelerini istendi. 

Bu süreçte eğitim revizyonu üç kademede değerlendiriliyor. Bunlar; üniversitenin öğrenci tarafından tercih edilebilirliği, öğrencinin eğitim-öğretim dönemi boyunca sistem içindeki memnuniyeti ve öğrencinin mezun olduktan sonra üniversiteye nasıl baktığı… 

OMÜ salgın sürecinde icra ettiği uygulamalarla örnek üniversitelerden biri oldu. Bu süreçte önem kazanan uzaktan eğitim konusunda da farklı değişkenlere eğilip, farklı bir model benimsedi. Uzaktan eğitimde; asenkron kayıtlar, senkron dersler ve uygulama zorunluluğuyla iyi bir performans sergilemeyi amaçladı.

Ayrıca 118 ülkeden gelen 5 bine yakın uluslararası öğrenciye sahip OMÜ, Türk kültür, sanat ve bilim dünyasının temsilcileri ile öğrencilerin buluşacağı Kültür Elçileri Projesini (KEP) başlattı. Bu projeyle OMÜ’de öğrenim gören yabancı uyruklu öğrencilerin burslandırılmasını hedefliyor. 

Araştırma Üniversitesi Hedefi için Ar-Ge’yi Geliştiriliyor 

Yeni dönemde değişim ve dönüşüm sürecine giren Ondokuz Mayıs Üniversitesinde, araştırma geliştirme (Ar-Ge) ile inovasyon ekosistemine ivme ve canlılık kazandırmak, yanı sıra da bu faaliyetlerin doğru ve sağlıklı bir biçimde entegrasyonunu sağlamak isteniyor. 

Ar-Ge çalışmalarının daha fonksiyonel yürütülmesi ve OMÜ’nün ‘araştırma üniversitesi’ olma hedefine ulaşabilmesi için yeni bir yapılanmaya gidiliyor. Bu amaçla bilimsel araştırmalar konusunda iletişimin sağlıklı yürütülmesi adına bir Ar-Ge koordinatörlüğü kuruluyor. Ar-Ge konusunda akademisyenleri teşvik etmek için bütçe hiç olmadığı kadar yukarıya taşıyacak. Ayrıca dış kaynaklı projelerin sayısının daha da artırılması için özel çaba sarf ediliyor. Bunlar yapabilmek için gerekli insan kaynağı ve teknolojik altyapı Üniversitede mevcut. Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal, bu konuyla ilgili planlarını bahar ayında paylaşacaklarını o günü büyük bir heyecanla beklerini ifade ediyor.

OMÜ Kenevir Araştırmaları Enstitüsünün Karadeniz Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü ile birlikte geliştirdiği Türkiye’nin ilk yerli ve milli kenevir çeşidi “narlı”nın hasadı, Ziraat Fakültesi uygulama alanında geçtiğimiz aylarda yapıldı. OMÜ, bu konuda Türkiye’de öncü bir üniversite ve tecrübemizi birçok kuruluşla paylaşıyor. 

Ondokuz Mayıs Üniversitesi akademisyenleri ve öğrencileri geçtiğimiz yılda başarılarıyla üniversitelerini gururlandırdı. OMÜ’lü bilim insanları geçen yıl geliştirdikleri projelerle yüzbinlerce Euro kaynağı Üniversiteye, dolayısıyla Samsun’a  kazandırdı. Ziraat Fakültesi Genom Avcıları Takımı, TEKNOFEST2020’de Biyoteknoloji İnovasyon alanı proje kategorisinde Türkiye birincisi oldu. Yine aynı festivalde Elektrik- Elektronik Mühendisliği bölümünde okuyan öğrenciler tarafından kurulan Tanyeli Roket Takımı, “Roket Alçak İrtifa” kategorisinde Türkiye birincisi oldu. Tanyeli Roket Takımı’na birincilik ödülünü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından verildi. Ayrıca Atakuş İHA Takımı da ‘Döner Kanat İHA’ kategorisinde ‘Yerli Yazılım Ödülü’ne layık görüldü.

Öğretim üyeleri de 5. İstanbul Uluslararası Buluş Fuarı (ISIF’20) kapsamında düzenlenen Uluslararası Buluş Yarışmasında kazandıkları ödüllerle büyük başarılara imza attı. OMÜ’nün bilim insanlarına altın madalya kazandıran “Yakıt Özelliklerinin Geliştirilmesinde Kullanılacak Fotokatalitik Kapsül” adlı buluşla; çevre dostu, yerli ve milli ürünün otomotiv sektörüne kazandırılması hedefleniyor.

Şehir-Üniversite İş Birliğini Sürdürülebilir Bir Yapıya Kavuşturulacak

Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Samsun şehrinin bütün aktörleriyle geliştirdiği sonuç odaklı ve nitelikli iş birliklerini güçlendirmeye devam ediyor. Üniversite-şehir iş birliğini güçlendirmek için oluşturulan ve üniversite ile şehrin yöneticileri, iş dünyasının önemli temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarının bir araya geldiği bu ilişkiyi kurumsal ve sürdürülebilir bir yapı kavuşturuluyor. Bu bağlamda çeşitli kuruluşlarla stratejik işbirliği protokollerine de imza atıldı. 

Samsun’un bütün potansiyeli ve aktörleriyle öncü bir şehir olması için Samsun Akademik Odalar/Örgütler Birliği (SAOB) temsilcileriyle bir araya gelindi. OMÜ ile birlikte Samsun’un önemli diğer bileşenlerinin geleceğe yönelik vizyonları ve atılacak somut adımlar mercek altına aldı. 

Üniversite öğrencilerini çalışma hayatına hazırlayacak ve onlara alternatifler sunacak İş Kulübü, Samsun Çalışma ve İş Kurumu (İŞKUR) ile imzalanan protokolle hayata geçiriliyor. Protokol kapsamında; üniversite öğrencilerinin istihdam edilmelerinin ve işverenlerin ihtiyaç duydukları nitelikli işgücünün temin edilmesinin sağlanması maksadıyla OMÜ Yaşam Merkezi’nde “İş Kulübü” kuruluyor.

Samsun Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ile gerçekleştirilen protokolle; OMÜ’nün Kurupelit Kampüsü’nde öğrenciler ile Üniversitenin akademik ve idari personelinin eğitsel, kültürel, gönüllülük ve sportif faaliyetlerinin geliştirilmesini amaçlayan “Genç Ofis” kurulacak.

Türkiye Maarif Vakfı ile arasında ulusal ve uluslararası alanda örnek ve sağlıklı bir iş birliği modelinin hayata geçirilmesi için iş birliği protokolü imzalandı.  

Türk Kızılay ile gençlerin günümüzde ve gelecekte gönüllü kan bağışçısı olmasının sağlanması amacıyla hayata geçirilen iş birliği protokolü, kapsamı genişletilerek yeniden imzalandı. 

Samsun Valiliği nezdinde, Samsun İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile mesleki eğitim veren okullarda sınai ve fikri mülkiyet hakları hususunda farkındalığı arttırmak amacıyla iş birliği protokolü imzalandı. Ayrıca İlkadım, Atakum, Terme ve Ladik İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri TÜBİTAK projelerinin hazırlanmasına yönelik iş birliğini amaçlayan protokoller imzaladı.

Nefes Alan Bir Kampüs Oluşturuluyor

Çevre kirliliği ve tahribatının önlenmesi, mevcut atıkların azaltılması, yeni kuşaklara daha temiz, daha yaşanabilir bir çevre bırakılması, yanı sıra da ekonomiye katma değer kazandırılması hedefiyle başlatılan Sıfır Atık Projesi’nde öncü olmayı planlayan Ondokuz Mayıs Üniversitesi, bu alandaki performansıyla örnek çalışmalara imza attı. 2020 yılı Ağustos ayında ise Üniversite, Sıfır Atık Belgesi’ni aldı.

Üniversite kendi birimlerinin dışında dışında belediyeler ile sivil toplum kuruluşlarının da dâhil olduğu pek çok proje hazırladı, ayrıca etkinlikler ve bilinçlendirme çalışmalarına yer verdi. 

OMÜ, bir “Biyokampüs” oluşturmayı amacıyla çalışıyor. Böylelikle sürdürülebilir, yaşanabilir ve nefes alan OMÜ Kampüsü; her türlü organik atığını kendi içinde işleyip geri kazanan ve bu ikincil ürünler ile sürdürülebilir yeni üretim alanları oluşturabilen ve kendi kendine yetebilen yeni nesil bir kampüs olacak.

OMÜ’nün merkez Kurupelit Kampüsü’nde gerçekleştirilecek fiziksel, altyapısal ve çevresel iyileştirme ve geliştirme faaliyetleri adına yoğun bir mesaiyle çalışılıyor. 

Dört Mevsim Çevre Dostu ve Hareketli Bir Kampüs Hedefleniyor

Doğal yaşam alanları, deniz ve doğanın kesişim noktasındaki konumu, zengin bitki örtüsüyle Türkiye’nin dikkat çeken alanlarından biri olan Kurupelit Kampüsü’nü kent sakinleri için bir cazibe mekânına çevirilmesi için 5 aydır hummalı bir çalıma var. İlk olarak kamu kurumlarının iş birliğiyle kampüs içerisinde yer alan “Otlağın Deresi”nde toprak kaymalarıyla oluşan gölet boşalttılarak insan sağlığı ve çevre güvenliği için önemli bir sorun çözüldü. Derenin ıslah edilmesi ve çevresinin mesire alına dönüştürülmesi çalışmaları sürüyor.

1993 yılında kampüse kazandırılan Botanik Bahçesi, yeni doğa ve çevre vizyonu dâhilinde önemli bir bileşen olması planlanıyor. OMÜ’yü bir cazibe merkezi hâline getirmeyi öngören sürdürülebilir çevre hamlesi doğrultusunda Botanik Bahçesi’nin de ihya ve imar edilerek kampüsün çekici mekânlarından biri olması hedefler arasında.

Daha temiz, daha estetik, daha yeşil ve daha düzenli bir üniversite olma doğrultusunda Orman Genel Müdürlüğü ile gerçekleştirilen protokolle; Üniversite kampüs alanı içinde kalan boş alanların uygun türlerle ağaçlandırılması ve bakım çalışmaları başladı. Bu işbirliği doğrultusunda kampüs içinde sağlık çalışanlarına vefa teması çerçevesinde “Sağlık Çalışanları Hatıra Ormanı”na fidan dikimi gerçekleştirildi. 

Ayrıca Kurupelit Kampüsü girişinde yer alan ve tramvay inşaatı sırasında şantiye olarak kullanılan alan Samsun Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle temizlendi,  projelendirme çalışmaları ise devam ediyor. 

“Yüz yüze eğitim konusunda her şarta karşı hazırlığımız var.”

Toplantıda gazetecilerin bahar eğitim öğretim döneminde yüz yüze eğitime geçip geçilemeyeceğine ilişkin sorusuna eğitim konusunda her şarta hazırlıklı olduklarını söyleyen Rektör Prof. Dr. Ünal, “Yüz yüze eğitim konusunda her şarta karşı hazırlığımız var. Önümüzde 4 temel şık var. Biz bunları pazartesi uygulayabilecek durumdayız. Uzaktan eğitime geçme döneminde de bu şekilde oldu. Ondokuz Mayıs Üniversitesi alt yapısı ile güçlü bir üniversite. Karar alındığı zaman çok hızlı şekilde bunu uygulayabilecek bir üniversite. Biz şubat döneminde yüz yüze eğitim olacakmış gibi hazırlık içerisindeyiz. Okulu açmak da istiyoruz. Öğrencilerimiz her halükârda kampüse gelmesi, kütüphaneyi kullanması hoca ile yüz yüze olması bizim arzu ettiğimiz bir şey” şeklinde konuştu. Rektör Ünal, pandeminin bundan sonraki  şartlarının bu kararlarında belirleyici olacağını da sözlerine ekledi.