DHA Görüntülü Yurt Haber Bülteni – 1

DHA Görüntülü Yurt Haber Bülteni – 1
A+
A-


1) CEVDET YILMAZ: YENİ BİR SİBER GÜVENLİK BAŞKANLIĞI OLUŞTURUYORUZ

CUMHURBAŞKANI Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Cumhurbaşkanlığına bağlı yeni bir Siber Güvenlik Başkanlığı oluşturuyoruz. Çok güçlü bir yapıyla bu alandaki süreçleri düzenleyecek ürünleri ve firmaları akredite edecek çok daha etkili bir şekilde ülkemizin, insanımızın, firmalarımızın siber güvenliğini sağlayacak bir yapılanmaya gidiyoruz” dedi.

Pamukkale Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde Pamukkale Üniversitesi Akademik Yılı Açılış töreni düzenlendi. Törene; Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nihat Zeybekci, AK Parti Denizli Milletvekili Şahin Tin, Saadet Partisi Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, Vali Ömer Faruk Coşkun, Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, program öncesinde üniversitenin fuaye alanında yer alan stantlarda, enstitü, fakülte ve yüksekokulların faaliyetlerine ilişkin bilgi aldı, burada sergilenen ürünleri inceledi. Yılmaz daha sonra Filistin Köşesi’nde öğrencilerle sohbet etti.

‘ARTIK HİÇBİR YER GÜVENLİ DEĞİL’

Törende konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, teknolojik ilerlemenin ve dijital dönüşümün taşıyıcısı olan üniversitelerin verimlilik artışını sağlayan en önemli aktörler arasında yerini aldığını, üniversitelerin araştırma merkezleri ve teknoparklar aracılığıyla yenilikçi teknolojilerin geliştirilmesine öncülük ettiğini ve dijitalleşmenin gerektirdiği nitelikli insan kaynağını yetiştirdiğini söyledi. Dijital ve yeşil dönüşümün Türkiye’nin orta ve uzun vadeli vizyonunun omurgasını oluşturduğunu belirten Yılmaz, “Bu vizyon doğrultusunda Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi, eğitim camiasıyla yakın iş birliği içinde çalışıyor. Dijital ekonomiyi güçlendirecek politikalar geliştiriliyor. Siber güvenlik kapasitemizin güçlendirilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı ile yaptığımız çalışmalar sonucunda Türkiye’nin ilk siber güvenlik lisesini kurduk. Ardından geçtiğimiz yıl Yükseköğretim Kurulu iş birliğiyle üniversitelerimizde ilk siber güvenlik meslek yüksekokullarını açtık. Bu yılsa siber güvenlik mühendisliği ve bilgi güvenliği bölümü gibi yeni lisans programlarıyla çıtayı yükselttik. Geçtiğimiz dönemde İsrail tarafından Lübnan’da yapılan saldırılarda da gördüğümüz üzere artık hiçbir yer güvenli değil. Cep telefonlarıyla, çağrı cihazlarıyla bile saldırıların yapıldığı bir dünyadayız. Siber güvenlik hem kişilerin kendi temel hakları, hürriyetleri, veri güvenlikleri açısından hem kurumların sağlıklı çalışması, milli güvenliğimiz ve firmalar açısından çok önemli” dedi.

‘ULUSAL YAPAY ZEKA STRATEJİSİ VE EYLEM PLANI HAZIRLADIK’

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, bugüne kadar Türkiye’nin siber güvenlikle ilgili çok başarılı işlere imza attığını ama bunları daha üst bir noktaya taşımak istediklerini bilirterek, “Cumhurbaşkanlığına bağlı yeni bir Siber Güvenlik Başkanlığı oluşturuyoruz. Çok güçlü bir yapıyla bu alandaki süreçleri düzenleyecek ürünleri ve firmaları akredite edecek çok daha etkili bir şekilde ülkemizin, insanımızın, firmalarımızın siber güvenliğini sağlayacak bir yapılanmaya gidiyoruz. Önümüzdeki vadede, yakın bir dönem içinde Meclis’imizin bu yeni teklifi değerlendireceğini düşünüyorum. Ayrıca Ulusal Yapay Zeka Stratejisi ve eylem planı hazırladık. Bu anlamda da Türkiye, sahip olduğu imkanları sonuna kadar zorlayarak öncü ülkelerden biri olma çabası içinde. Yapay zeka yine her şeyi çok derinden dönüştüren bir yeni eğilim olarak geliyor. Üniversitelerimizden firmalarımıza, kamu kurumlarına varıncaya kadar bütün kurumların bu eğilimleri görmesi lazım. Yapay zeka birçok mesleği belki ortadan kaldıracak. Ortaya bazı yeni meslekler çıkacak. Bir taraftan da mevcut meslekleri yapma biçimimiz değişecek. Belki meslek devam edecek ama farklı bir şekilde icra edilecek. Dolayısıyla artık geleceği planlarken bugünün ihtiyaçlarıyla birlikte doğabilecek yeni ihtiyaçları da düşünerek programlarımızı, müfredatımızı, eğitim süreçlerimizi planlamak durumundayız. Dolayısıyla yapay zeka da yine çok çok önemli bir süreç” açıklamalarında bulundu.

‘HER ALANDA ÜRETKEN YAPAY ZEKAYI ÇOK DAHA ETKİLİ KULLANMAK İSTİYORUZ’

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, kamuda, özel sektörde, eğitimde ve her alandaki işi daha verimli ve etkili yapmayı sağlayan yapay zeka uygulamalarının bulunduğunu dile getirip, “Önümüzdeki dönemde sağlıktan sulama sistemlerine, enerji üretiminden en basit bürokratik birtakım çalışmalara ve güvenlik alanına varıncaya kadar her alanda üretken yapay zekayı çok daha etkili kullanmak istiyoruz. Dijital Genç Yapay Zeka Ekosistemi ile 4 bin öğrenciye teknik ve uygulamalı yapay zeka eğitimi verilerek, gençlerin dijital dünyadaki yetkinliklerinin artırılmasını hedefliyoruz. Dijital İnovasyon İşbirliği Platformu üniversitelerin araştırma altyapılarını bir araya getirerek kamu kurumlarının ihtiyaç duyduğu ileri dijital teknolojilere yönelik çözümler geliştirmek amacıyla kuruldu” diye konuştu.

‘HER BİR ÇOCUĞUMUZA BU FIRSAT EŞİTLİĞİNİ SUNMALIYIZ’

Geçmiş yıllarda yükseköğretim kurumlarında eğitim almanın ücretli olduğunu belirten Yılmaz, “Devlet burslusu olarak 2 yıl yurt dışında üniversite eğitimi aldım. Yükseköğretim kurumlarında ücretsiz eğitim verilmesi önemlidir. Ücretsiz eğitimleri de burs ve yurt imkanlarıyla destekliyoruz. Bunların hepsi fırsat eşitliği kavramıyla vücut buluyor. Cumhuriyeti çok farklı tanımlayanlar var. Bingöl’de doğup, Bingöl Lisesi’ni bitirip sonra ODTÜ’ye gelip eğitim alıp, planlanma teşkilatında çalışıp, bugün Cumhurbaşkanı Yardımcısı olabildiysem; cumhuriyetin fırsat eşitliği ile bu noktaya gelebildiğimi düşünüyorum. Ülkemizin neresinde doğmuş olursa olsun, dini, ırkı ne olursa olsun her bir çocuğumuza bu fırsat eşitliğini sunmamız lazım. Fırsatları değerlendirip, değerlendirmemek kişilerin elinde olan bir şey. Bize devlet olarak düşen herkese fırsat eşitliğini sağlamaktadır. Herhangi bir gerekçe ile hiçbir çocuğumuzun önünü kesmemeliyiz” diye konuştu.

CEVDET YILMAZ: YENİ BİR SİBER GÜVENLİK BAŞKANLIĞI OLUŞTURUYORUZ (2)

‘YILIN İLK ALTI AYINDA TÜRKİYE EKONOMİSİ YÜZDE 3,8 BÜYÜDÜ’

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Denizli Valiliği ve AK Parti Denizli İl Başkanlığı’nı ziyaretlerinin ardından Nihat Zeybekci Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen ‘Denizli İş Dünyası Buluşması’na katıldı. Toplantıda iş insanlarına seslenen Yılmaz, orta ve uzun vadede büyüme ve enflasyon arasında bir çelişki bulunmadığını söyledi. Türkiye tarihinde enflasyonun en düşük olduğu dönemlerde büyüme hızının en yükseğe çıktığına dikkati çeken Yılmaz, enflasyonu düşürmenin hem büyüme hem sosyal açıdan çok kıymetli olduğunu, yılın ilk altı ayında Türkiye ekonomisinin yüzde 3,8 büyüdüğünü söyledi. Yılmaz, 2025 yılında yüzde 4 civarlarında büyüme beklediklerini, 2026 ve 2027’de ise yüzde 4,5 ve 5 gibi bir büyümeyle dünya ortalamasının üstünde performans hedeflediklerini belirtti.

‘ÜÇ KREDİ KURULUŞUNUN İKİ KADEME NOT ARTIRDIĞI TEK ÜLKE TÜRKİYE’

Kur korumalı mevduat rakamlarını paylaşan ve enflasyondaki son süreci anlatan Yılmaz, “Diğer bir husus ise risk göstergelerinde azalma. Önce enflasyonda zeminin güçlendirilmesi gerekiyor. Yani cari açığı düşüreceksiniz, bütçe açığını düşüreceksiniz ki sağlam zeminde enflasyonla mücadele olsun. Biz de üç safhaya ayırdık. Geçiş süreci, dezenflasyon süreci ve kalıcı istikrar dönemi. Geçiş sürecini bu haziran itibarıyla bitirdik. Rezervlerimizde çok ciddi bir şekilde artış oldu. Geldiğimiz noktada 8 Kasım itibarıyla brüt rakamlarımız 157,3 milyar doları aşmış durumda. Kur korumalı mevduat (KKM) geçen yılın ağustos ayında 126 milyar dolarmış. 8 Kasım itibarıyla 37,9 milyar dolara kadar düşmüş durumda. Her geçen gün KKM erimeye devam ediyor. Bunu da finansal piyasaları bozmadan gerçekleştiriyoruz. Risk birimleri düştü. Geçen yıl 703 baz puan olan ülke risk primimiz 14 Kasım itibarıyla 259 baz puana inmiş durumda. Üç tane kredi derecelendirme kuruluşunun iki kademe not artırdığı bir dönem yaşadık. Türkiye bu anlamda tek ülke. Mayıs ayında 75,5 seviyesine gelen enflasyon şimdi geldiğimiz noktada 48,6 olarak belirlendi. Yani 27 puan bir azalma söz konusu. Bu düşüş önümüzdeki süreçlerde de devam edecek” dedi.

Gelecek yılın sonbaharına geldiğimizde ise büyük oranda artık enflasyondan bahsedilemeyeceğini vurgulayan Yılmaz, “Tek haneli rakamlara gelene kadar mücadelemiz devam edecek” diye konuştu.

‘GEÇEN YILKİ 5,2’LİK CARİ AÇIĞIMIZIN 3,6’SI DEPREM HARCAMASI’

Yılmaz, 2023 yılı bütçesini zorlayan en büyük faktörün 6 Şubat’ta meydana gelen ve 11 kentte yıkıma yol açan depremler olduğunu ifade ederek şunları söyledi:

“Geçen yılın ortalarında bütçede zorlu bir perspektifimiz vardı. Emekliliğe hak kazananlara dönük yaptığımız düzenlemelerin bütçeye getirdiği yük. Personele enflasyonun üzerinde önceki bütçede hesaplanmamış artışların getirdiği yük. En önemlisi ise deprem, tarihimizin en büyük depremini yaşadık. 11 ilimizi, 14 milyon nüfusu etkileyen deprem. O dönemki hesaplarımızla 104 milyar dolarlık ek bir maliyet getirdi. 2023 ve 2024’te 2,5 trilyon Türk Lirası deprem için ödenek tahsis ettik. Bu en gelişmiş ekonomileri zorlayacak bir miktardır. Buna rağmen bütçe açığımızı geçen yıl milli geliri oranla yüzde 5,2’de tutmayı başardık. Bu yıl başlangıçta 6,4 demiştik ama gelinen noktada yüzde 4,9 gibi bir rakamla kapatacağımızı düşünüyoruz. Geçen yılki 5,2’lik cari açığımızın 3,6’sı deprem harcaması. Depremi çıkardığınız zaman geçen yılın bütçe açığı milli gelire oranı yüzde 1,6. Bunun olumlu tarafı ise şudur ki deprem harcamaları geçici harcamalardır. Büyük oranda yatırım niteliğindedir. Dolayısıyla yapısal bir bozulma oluşturmaz, dönemsel etki yapar. Bir süre sonra deprem harcamalarının bütçemizden çıkacağını göreceğiz. Önümüzdeki yıl deprem etkisi bütçemizde yarı yarıya düşecek. Bütçemiz çok daha rahatlayacak. Gelecek yıl yüzde 3 civarında bütçe açığı öngörüyoruz” dedi.

Görüntü Dökümü

—————————

-Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın konuşması canlı verildi

Haber – Kamera: Ramazan ÇETİN / DENİZLİ, DHA)

========================================

2) BAKAN KACIR: SAVUNMA SANAYİNDE VE HAVACILIKTA MİLLİLEŞME BİZİM İÇİN ZORUNLULUKTUR

SANAYİ ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Türkiye’de Milli Teknoloji Hamlesi’nin lokomotif sektörü, savunma sanayi ve havacılık oldu. Çünkü savunma sanayinde ve havacılıkta millileşme bizim için bir tercihten öte mutlak bir zorunluluktur” dedi.

Bir dizi ziyaretlerde bulunmak üzere Tokat’a gelen Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ve ilk Türk astronot Alper Gezeravcı, Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Şehit Ömer Halisdemir Konferans Salonu’nda düzenlenen ‘Gençlik Buluşması’ programına katıldı. Burada konuşan Bakan Kacır, “Türkiye’nin yüksek teknolojide neye ihtiyaç duyuyorsa, onu kendi imkanlarıyla ve kabiliyetleriyle geliştirmesinin, üretebilmesinin ve rekabetçi şekilde dünyaya sunabilmesinin adı Milli Teknoloji Hamlesi. Bu yolculuk malumunuz savunma sanayinde ve havacılıkta gerçekleştirdiğimiz başarılarla bugünlere geldi. Türkiye’de Milli Teknoloji Hamlesi’nin lokomotif sektörü, savunma sanayi ve havacılık oldu. Çünkü savunma sanayinde ve havacılıkta millileşme bizim için bir tercihten öte mutlak bir zorunluluktur. 40 yıla yakın zamandır topraklarında terörle mücadele etmekte olan bir ülkeyiz ve bu mücadelemizde çoğu zaman bizimle birlikte olması gereken müttefiklerimizi maalesef yanımızda değil. Mücadele ettiğimiz terör örgütlerinin yanlarında, arkalarında gördük ve nihayetinde kendi sistemlerimizi geliştirerek kendi savunma sanayi teknolojilerimizi geliştirmeye ve üretme kabiliyetini ortaya koyarak, terörle mücadelede başarı sergilemiş olduk” diye konuştu.

‘ÖYLE BİR KESİLMİŞ Kİ ADETA TOPRAĞA BÜRÜNMÜŞ’

Bakan Kacır, “Türkiye, 20’nci yüzyılda havacılığın iddialı ülkelerinden biri değildi. 2’nci Dünya Savaşı’nın yaşandığı 20’nci yüzyılda binlerce, 10 binlerce hava aracı üretimi, uçaklar, helikopterler geliştirildi. Türkiye bunların üreticisi olamadı, aslında olabilirdi. Türkiye’de de erken sayılabilecek dönemde birtakım teşebbüsler olmuştu. Nuri Demirağ ismini duydunuz mu? Geçtiğimiz hafta Nuri Demirağ’ın vefat yıl dönümüydü. Nuri Demirağ, soy ismi Demirağ. Çünkü Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki demir yoluna atılımında önemli projeleri gerçekleştirmiş bir girişimci, sanayici, iş adamı. Nuri Demirağ’ın hayali, Türkiye’yi havacılıkla buluşturmak, yerli uçaklar üretmek. Bu hayali gerçekleştirebilmek için hem memleketi Sivas’ta hem İstanbul’da gök okulları açmış Nuri Demirağ. Mühendisler yetişsin, teknisyenler yetişsin, pilotlar yetişsin istemiş. Ve İstanbul’da tam bizim TEKNOFEST düzenlediğiniz yerde Atatürk Havalimanı’nın olduğu yerde 60 yıl kadar önce ‘Gök şenlikleri’ adıyla, TEKNOFEST’le bugün ne yapıyorsak aynısını yapmış. 7’den 77’ye herkesi orada buluşturmuş, geliştirdiği, ürettiği gövdesine isminin ve soy isminin baş harflerinin yazdığı NU ve D harflerini yazdığı uçaklarla Türk milletinin fertlerini uçurmuş. Hepsinin görüntüleri var, fotoğrafları var. Nuri Demirağ’ı tanıyoruz, uçakta ürettiğini biliyoruz. Çünkü bütün bunları kitaplarda okuyor. O günlerden resimleri kitaplarda görüyoruz. Fakat dünya gözüyle Nuri Demirağ, ürettiği herhangi bir uçağı görme imkanımız maalesef yok. Öyle bir kesilmiş ki adeta toprağa bürünmüş. Burada bir arkadaşımız, Ankara’daki TEKNOFEST’e katıldığını söyledi. Ankara’da TEKNOFEST’i nerede düzenledik? Hatırlıyor musunuz? Etimesgut Havalimanı’nda. Peki, biliyor muydunuz 1941 yılında tam da o Etimesgut Havalimanı’nın olduğu yerde bir uçak fabrikası kurulmuş ve bu uçak fabrikası 9 yıl faaliyet göstermiş, 1949’un sonuna kadar 9 yıl uçak fabrikası faaliyete devam etmiş, 1949’a gelindiğinde uçak fabrikasında 950 kişi çalışıyor. Bu salon kaç kişilik hocam? 800 kişilik ayakta da misafirlerimiz var. Tam bu salondaki kadar insan çalışıyor. Tarih 1949, yer Etimesgut Uçak Fabrikası, 950 kişi uçak üretiminde çalışıyor. Peki, bu fabrikaya ne olmuş? Kapatılmış. Niçin kapatılmış olabilir? Marshall yardımları diye bir şey duydunuz mu arkadaşlar? Marshall yardımları 2’nci Dünya Savaşı’ndan sonra Amerika’nın öncülüğünde. Türkiye gibi ülkelere verilen, sözüm ona çıkan kalkınma yardımları. Tabii bu yardımlar karşılıksız gelmiyor. Elbette bu yardımları yapanlar, bu kaynakları verenler, Türkiye gibi ülkelere diyorlar ki; ‘Sakın sen bu kısıtlı kaynaklarla altından kalkamayacağın işler yapma, rekabet edemeyeceği, varlık gösteremeyeceği uçak üretimi gibi zor işlere sakın kısıtlı kaynaklarını harcama. Sen bizim verdiğimiz kaynaklarla bizim söylediğimiz işleri yapacaksın.’ Ve 1948’de Türkiye, Marshall yardımlarını almaya başlıyor. 1949’da Etimesgut Uçak Fabrikası kapatıldı” dedi.

‘KENDİ HABERLEŞME UYDUSUNU ÜRETEN 11 ÜLKEDEN BİRİ OLDUK’

Uydu teknolojilerine değinen Bakan Kacır, şunları kaydetti:

“Uçurduğumuz uçakların, bu uçaklardan attığımız akıllı mühimmatların bulundukları konumları uydular sayesinde tespit edebiliyoruz. Ve bu teknolojide aslında adım adım önemli kabiliyetler biriktirmiş bir ülkeyiz. 1980’li yıllarda Rahmetli Turgut Özal, Türkiye’nin uydu yörüngeleriyle ilgili, haklarıyla alakalı çalışmalar yürütürken bir yandan da Türkiye’nin sahip olacağı uyduları kendi imkanlarımızla geliştirmemizi hayal etmiş. 1985’te Orta Doğu Teknik Üniversitesi kampüsünün içerisinde bu alanda bir araştırma merkezi kurulmuş. Fakat Türkiye maalesef 80’li yılları, 90’lı yılları, siyasi istikrarsızlıklarla, ekonomik çalkantılarla bütün dünyada büyük devrimler yaşanırken, bilgisayar devrimi, internet devrimi bütün dünyayı adeta baştan sona dönüştürürken Türkiye maalesef bütün bu süreci ıskaladı. Ta ki 2000’li yıllara kadar. İşte 2000’li yıllarda yine aynı sağlam irade Türkiye’nin yerli ve milli uydu geliştirme projelerini hızlandırdı. Türkiye önce BİLSAT uydusunu, sonra RASAT uydusunu, sonra GÖKSU uydusunu ve nihayetinde Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında, 2023’te, 6 metre çözünürlükle görüntü almamızı sağlayan elektro optik kamerası dahil tüm kritik alt sistemlerini de yerli ve milli olarak geliştirerek uzaya gönderdiğimiz imece uydusunu kendi araştırmacılarının, kendi bilim insanlarının, kendi mühendislerinin eseri olarak ortaya koyuyor. Bunun yanında Türkiye ilk, milli haberleşme oyuncusu TÜRKSAT 6’yı bu yıl uzaya gönderdik. Kendi haberleşme uydusunu üretebilen 11 ülkeden biri olduk. Bütün bunlar, kendi insan kaynağımızın beşeri sermayemizin ortaya koyduğu eserler arkadaşlar. Sizler gibi inanmış, sizler gibi adanmış, sizler gibi ülkesini seven, sizler gibi insanlığa hizmet etme iddiasına sahip gencecik insanların ortaya koyduğu başarı hikayelerinden söz ediyoruz.”

ALPER GEZERAVCI’YA ÖVGÜ

Alper Gezeravcı’nın da uzayda 13 bilimsel deney yaptığını hatırlana Kacır, “Yaklaşık 60 yıldır uzay yolculukları yapıyor. Bugüne dek 600’den fazla astronot, uzay yolculuğu gerçekleştirdi ve Sayın Cumhurbaşkanımız Milli Uzay Programı’mızı ilan ederken bizim de bir vatandaşımızı Uluslararası Uzay İstasyonu’na göndereceğimizi ilan etmişti. Bu misyonu gerçekleştirmek üzere 30 binden fazla vatandaşımız arasından pek çok aşamayı başarıyla tamamlayan Alper Gezeravcı seçildi ve Türkiye’nin insanlı, ilk uzay bilim misyonunu başarıyla gerçekleştirdik. Bu misyonun öncesinde bir söz vermiş, ‘Alper Gezeravcı uzaydan indikten ve Türkiye’ye geldikten sonra hiç durmadan Türk gençleriyle, TEKNOFEST kuşağıyla buluşacağım’ demişti. 102’nci şehir ziyareti ve 201 programda bugün Tokatlı gençlerle birlikte. Bu misyonla gerçekten Türkiye’nin bilim tarihinde yeni bir sayfa açmış oldu. Türk bilim insanlarının hazırladığı malzeme biliminden biyoteknolojiye, tıbba kadar farklı alanlarda 13 bilimsel deney aslında bir laboratuvar olarak tarif edebileceğimiz Uluslararası Uzay İstasyonu’nda Alper Gezeravcı tarafından gerçekleştirilmiş oldu. Böylelikle bizim bilim insanlarımız artık çalıştıkları alanlarda en ileri düzeyde araştırmalar yapma imkanına erişmiş oldular” dedi. (DHA)

Görüntü Dökümü

——————————–

-Bakan Kacır’ın konferans salonuna gelişi

-Konferans Salonundan detaylar

-Bakan Kacır’ın konuşması

Haber-Kamera: İbrahim UĞUR/TOKAT-DHA

=======================================================

3) HULUSİ AKAR: TERÖRİST NEREDEYSE HEDEFİMİZ ORASI

TÜRKİYE Büyük Millet Meclisi (TBMM) Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, “Terörist neredeyse bizim hedefimiz orası. Bunların peşindeyiz. Mehmetçik bunların korunakları, sığınakları tek tek buluyor ve bunları imha ediyor. Teröristleri etkisiz hale getiriyor” dedi.

TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kayseri Milletvekili Hulusi Akar, geldiği Trabzon’da valilik, Büyükşehir Belediyesi ve AK Parti İl Başkanlığı’nı ziyaret etti. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Rektörlüğü’nü de ziyaret eden Akar, ‘Türkiye’nin Güvenlik ve Savunma Meseleleri’ konferansında açıklamalarda bulundu. KTÜ Prof. Dr. Osman Turan Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen konferansa; Vali Aziz Yıldırım, İl Emniyet Müdürü Murat Esertürk, KTÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Çuvalcı, Trabzon Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Aşıkkutlu ve çok sayıda öğrenci katılım sağladı.

‘ÜLKE TEK, VATAN TEK’

Konferansta konuşan Hulusi Akar, “Hiçbir zaman fidandan çınara Söğüt ruhunu, Çanakkale ruhunu, Milli Mücadele ruhunu, 15 Temmuz hain darbe girişime karşı mücadele ruhunu unutmayacağız. Bunların daima hatırlayacağız. Bunlardan ders alacağız. Ülkemizin bekası, asil milletimizin refahı için. Bunların yapılması bizim için hayati önem taşıyor. Bu parti meselesi değil, zihniyet meselesi. Ülke tek, vatan tek, milletin, devletin bekası için bu milletin refahı için birlik ve beraberlik içerisinde bakmamız gereken hadise. Nedir bu? Ana vatan, gök vatan, mavi vatan, yavru vatan, dijital vatan bunlar birdir; bütündür. Bunlar parçalanamaz. Bunları Allah’a çok şükür bugüne kadar parçalamak isteyenler ya denizlere döküldü ya da bulundukları çukurlara gömüldüler. Bundan sonra da gömmeye hazırız” dedi.

‘HİÇBİR ZAMAN BENCİL DAVRANMADIK’

Akar, “Artık söz dinleyen değil, sözü dinlenen bir ülke var. Türkiye Cumhuriyeti Devleti var. Bu herkesin bilmesi, herkesin anlaması lazım. Ve şu anda 3 kıtada etki alanımız var; Avrupa’da, Afrika’da, Asya’da. Türkiye’nin kıymetini bilelim, Türkiye’nin değerini bilelim. Türkiye gerçekten tarihiyle, coğrafyasıyla, seçkin ve saygın kültür ve medeniyetiyle, nüfusuyla, saygın ordusuyla büyük bir güç, büyük bir devlet, seçkin ve saygın bir yeri var. Bunu bilelim. Buna inanalım ve bu şekilde konuşalım, çalışalım ve geleceğe bu şekilde bakalım. Bu yönde Türkiye için çalışmalarımızı sürdürdük, sürdüreceğiz inşallah. Bunları yaparken, terörle mücadele dahil, gelişmeler dahil, ekonomik konular dahil, barış ordusu için yapılan çalışmalar dahil, hiçbir zaman bencil davranmadık. Türkiye şu anda hiçbir ittifaka, hiçbir komşusuna, hiçbir dost ve müttefik ülkeye yük değil, yük alan bir ülke konumunda. Bunu da herkes gördü, görüyor” diye konuştu.

‘AZİMLİYİZ, KARARLIYIZ’

Akar, “Terörist neredeyse bizim hedefimiz orası. Bunların peşindeyiz. Mehmetçik bunların korunakları, sığınakları tek tek buluyor ve bunları imha ediyor. Teröristleri etkisiz hale getiriyor. Teröristlerin önünde 2 yol var. Birincisi bulundukları çukura gömülecekler. İkincisi adalete teslim olacaklar. Başka yolları yok. Bunların arkasında kim olursa olsun. Asil milletimizi, 40 yıldan beri bu milletin başına musallat olan bu belalarından kurtarmakla azimliyiz, kararlıyız. İHA’larımız, SİHA’larımız var. Kızıl Elma geliyor. Milli gemilerimiz var. Bunları tasarımda yapıyoruz, üretimde yapıyoruz ve bunları ihraç ediyoruz. Müthiş gelişmeler oldu. Bu TCG Anadolu, başlı başına bir hikaye. Bizim yapmamız gereken ne varsa bunları yaptık, yapıyoruz. Tarihi ve kültürel bağlarımızı güçlendirdik, güçlendirmeye devam ediyoruz.

Konferansın ardından KTÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Çuvalcı tarafından Hulusi Akar’a resminin bulunduğu tablo hediye edildi. (DHA)

Görüntü Dökümü

————————

-Hulusi Akar’ın konferans salonundan görüntüsü

-İstiklal Marşı okunurken protokolden görüntü

-Hulusi Akar’ın konuşması

HABER-KAMERA: Efnan DEMİREREN/TRABZON, (DHA)

======================================

4) ŞEHİT POLİS MEMURU İÇİN TÖREN

MALATYA’nın Doğanşehir ilçesinde kazaya müdahale ederken saman yüklü TIR’ın çarpması sonucu şehit olan polis memuru Lütfü Beykoz (35) için İl Emniyet Müdürlüğü’nde tören düzenlendi.

Şehit polis memuru Lütfü Beykoz için İl Emniyet Müdürlüğü’nde tören düzenlendi. Törene Malatya Vali Yardımcısı Sedat Özdemir, Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mahmut Çorumlu, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ramazan Ayhan, İl Emniyet Müdürü Arif Çankal, İl Jandarma Komutanı Albay Tolunay Başer, şehit polis memuru Lütfü Beykoz’un yakınları ile mesai arkadaşları ve vatandaşlar katıldı. Törende, şehit polis memuru Lütfü Beykoz’un özgeçmişi okunup dualar edilerek helallik alındı. Törende konuşan İl Emniyet Müdürü Arif Çankal, “2012 yılında teşkilatımıza katılan şehidimizde gönlünü mesleğine vermiş 12 yılı aşkın bir süredir mesleğimizi ifa etmiştir. Teşkilatımızın değişik birimlerinde fedakarca görev almıştır. Bizler bir meslektaşımızı, bir kardeşimizi kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Mertebelerin en yükseği olan şehitlik mertebesine ulaşan şehidimizi hiç unutmayacağız” dedi.

Şehit polis memuru Lütfü Beykoz’un cenazesi törenin ardından toprağa verilmek üzere doğum yeri olan Akçadağ ilçesine gönderildi. (

ŞEHİT POLİS MEMURU TOPRAĞA VERİLDİ

Malatya’nın Doğanşehir ilçesinde kazaya müdahale ederken saman yüklü TIR’ın çarpması sonucu şehit olan polis memuru Lütfü Beykoz için Akçadağ ilçesine bağlı Aşağı Örüşkü Mahallesi’nde cenaze namazı kılındı. Cenaze namazına; Malatya Vali Vekili Sedat Özdemir, Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mahmut Çorumlu, AK Parti Malatya mlilletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, 2’nci Ordu Kurmay Başkanı ve Garnizon Komutanı Tümgeneral Erman Kiraz, 7’nci Ana Jet Üs Komutanı Tuğgeneral Hüseyin Sabri Akyol, İl Jandarma Komutanı Albay Tolunay Başer, Cumhuriyet Başsavcısı Ömer Mete, belediye başkanları, kaymakamlar, kurum amirleri, şehit polisin yakınları ile polisler ve askerler katıldı. Şehit polis memuru Lütfü Beykoz’un cenazesi, kılınan namazın ardından gözyaşları arasında mahalle mezarlığına defnedildi.

-Görüntü Dökümü

———————–

-Şehidin omuzda getirilişi

-Şehit aile yakınlarının görüntüleri

-İl Emniyet Müdürü Arif Çankal’ın konuşması

-Genel ve detay görüntüler

-Şehit Lütfü Beykoz’un cenaze namazı

-Genel ve detay görüntüler

Haber- Kamera: Recep BAĞDAT-MALATYA-DHA

==============================

5) AĞIR HASARLI BİNA ÇÖKTÜ; İŞ MAKİNESİ OPERATÖRÜ ENKAZ ALTINDA

MALATYA’da 4 katlı ağır hasarlı bina yıkım sırasında çöktü. Enkaz altında kalan iş makinesi operatörünü kurtarmak için çalışma başlatıldı.

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023’te meydana gelen depremlerden etkilenen Seyran Mahallesi’ndeki 4 katlı ağır hasarlı bina için yıkım kararı verildi. Kontrollü yıkım sırasında bina aniden çöktü ve yıkımda görevli iş makinesi operatörü Hamza Çetin enkaz altında kaldı. İhbarla bölgeye gelen AFAD, UMKE ve itfaiye ekipleri, Çetin’i kurtarmak için çalışma başlattı. (DHA)

ENKAZ ALTINDA KALAN İŞ MAKİNESİNİN OPERATÖRÜ YARALI KURTARILDI

Malatya’da yıkım çalışmaları sırasında çöken 4 katlı binanın enkazının altında kalan iş makinesinin operatörü Hamza Çetin, ekiplerin 1,5 saatlik çalışmasıyla yaralı kurtarıldı. Çetin, ilk müdahalesinin ardından ambulansla Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. (DHA)

Görüntü Dökümü

———————————-

-Enkaz yeri arama kurtarma görüntüleri

-Kepçe operatörünün sedye ile taşınması

-Genel ve detay görüntüler

Haber- Kamera: Recep BAĞDAT-MALATYA-DHA

========================================

6) ROJİN KABAİŞ’İN KAYBOLMADAN 2 GÜN ÖNCEKİ GÖRÜNTÜLERİ ORTAYA ÇIKTI

VAN’da kaybolduktan 18 gün sonra cansız bedeni bulunan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’in (21) 25 Eylül’de babası tarafından kaldığı yurda bırakılmadan önceki son görüntüleri ortaya çıktı.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü 1’inci sınıf öğrencisi Rojin Kabaiş, Diyarbakır’dan gidip 25 Eylül’de yurda yerleşti. 27 Eylül’de yurttan çıkan Kabaiş, geri dönmedi. Rojin Kabaiş’e telefonla ulaşamayan arkadaşları, 28 Eylül’de saat 12.00 sıralarında polise haber verdi. Kabaiş’in 27 Eylül’de saat 18.30 sıralarında Van Gölü Sahili’ne çakıl taşı toplamaya gideceğini söylediği, birlikte gitmeyi teklif ettiği arkadaşının olumsuz yanıt verdiği tespit edildi. 28 Eylül’de Van Gölü Sahili’nde Rojin’e ait cep telefonu, kulaklık, kek ve su bulundu. Telefonla konuştuğu annesine markete gidip, kahve, su ve kek alacağını söyleyen Rojin için polis, Jandarma Sahil Güvenlik, AFAD ve Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekipleri arama çalışması başlattı. Arama çalışmalarının 18’inci gününde Rojin Kabaiş’ın cansız bedeni, YYÜ sahilinden kara yoluyla yaklaşık 24 kilometre uzaklıktaki Tuşba ilçesine bağlı, özellikle yazlıkların bulunduğu kırsal Mollakasım Mahallesi’nde bahçe sulamaya gelen Mehmet Emin Ankay (60) tarafından bulundu. Rojin Kabaiş’in cenazesi, Adli Tıp Kurumu’nda yaklaşık 7 saat süren otopsi işlemlerinin ardından memleketi Diyarbakır’ın Bağlar ilçesindeki Yeniköy Asri Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Yapılan otopsi işlemlerinde Kabaiş’ten alınan 100’e yakın numune İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Yapılan incelemenin sonucu Van Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Van Barosu Kadın Hakları Merkezi, Rojin Kabaiş ile ilgili Adli Tıp Kurumu’ndan gelen otopsi raporuyla ilgili açıklama yaptı. Açıklamada raporunun tespit bölümünde Rojin Kabaiş’in ölüm nedeninin suda boğulma olduğu belirtildi.

BABASI YURDA BIRAKIRKEN GÖRÜNTÜLERİ ORTAYA ÇIKTI

Rojin’in babası tarafından 25 Eylül’de yurda bırakılmadan önceki görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde baba-kız beraber yürürken aynı zamanda çevrenin görüntüleri çekerek sohbet ediyor. Beraber nohut yiyen baba kızın Kürtçe yaptıkları sohbette, Nizamettin Kabaiş bol bol video çekilmesini istiyor, Rojin’e oturmasını ve fotoğrafını çekeceğini söylüyor. Rojin ise bulundukları yerin uygun olmadığını, diğer tarafın manzarasının daha güzel olduğunu, Van Gölü’nün gözüktüğünü ifade ediyor. (DHA)

Görüntü Dökümü

———————

-Van KYK yurdu

-Rojin Kabaiş’in babası Nizamettin Kabaiş

-Rojin Kabaiş

-Rojin’e nohut verme anları

-Otobüsler

-Yurdun çevresindeki market ve işletmeler

-Genel ve detay görüntüler

Haber- Kamera: Seyfettin EKEN /DİYARBAKIR, (DHA)

====================================

7) DEVA PARTİSİ MİLLETVEKİLİNİN KARDEŞİ OTOMOBİLİNDE ÖLÜ BULUNDU

DEVA Partisi Gaziantep Milletvekili Ertuğrul Kaya’nın kardeşi Mehmet Ali Kaya (42) otomobilinde ölü olarak bulundu.

Olay, akşam saatlerinde Burhaniye Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, ilçede pastane işletmeciliği yapan Mehmet Ali Kaya’nın park halinde çalışır vaziyetteki 27 KY 221 plakalı otomobilinde Mehmet Ali Kaya’nın hareketsiz durduğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbarla gelen ekipler kapısı kilitli otomobili açtıklarında Kaya’yı kanlar içinde buldu. Sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde Kaya’nın yaşamını yitirdiği belirlendi. Güvenlik güçlerinin yaptığı incelemede otomobilde ruhsatlı tabancası da bulunan ve vücuduna isabet eden tek kurşunla öldüğü saptanan Kaya’nın cenazesi otopsi için Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.

Olayla ilgili inceleme sürüyor.

Görüntü Dökümü

——————————-

– Olay yeri ve polis ekipleri

– Olay yeri incelemenin çalışması

– Görgü tanığı ile röp.

– Genel ve detay görüntüler

Haber- Kamera: Kadir ÇELİK- GAZİANTEP-DHA)

===========================================

8) HAYATINI KAYBEDEN KIBRIS GAZİSİ TOPRAĞA VERİLDİ

HATAY’ın Erzin ilçesinde akciğer kanseri yüzünden hayatını kaybeden Kıbrıs Gazisi İbrahim Çiftçi (71), düzenlenen törenin ardından toprağa verildi.

Bahçelievler Mahallesi’nde yaşayan, 2 yıldır akciğer kanseri tedavisi gören Kıbrıs Gazisi İbrahim Çiftçi hayatını kaybetti. 9 çocuk babası Çiftçi’nin cenazesi tören için Merkez Camisi’ne getirildi. Törene, ailesi, yakınları ve ilçe protokolü katıldı. Burada kılınan namazın ardından Çiftçi’nin cenazesi Karamustafalı Mezarlığı’nda toprağa verildi. (DHA)

Görüntü Dökümü

—————————

– Kıbrıs gazisi cenaze töreni

Haber-Kamera:Mehmet SOYER-ERZİN,(HATAY),(DHA)

===========================================

9) ÇOCUKLARININ BOĞAZINA BIÇAK DAYAYIP, EŞİNE TELEFON AÇTI; BABA GÖZALTINDA, ÇOCUKLAR DEVLET KORUMASINA ALINDI

İZMİR’de, boşanma aşamasında olduğu eşi Fatma A.’yı (26) telefonla görüntülü arayarak çocukları Y.C.A. (7) ve B.A.’nın (3) boğazına bıçak dayayan baba Ş.A. gözaltına alındı. Babanın emniyetteki işlemleri devam ederken, olayla ilgili soruşturma başlatılırken çiftin çocukları ise koruma altına alındı.

Olay, bugün öğle saatlerinde Karabağlar ilçesinde meydana geldi. İddiaya göre İzmir’de otururken geçimsizlik nedeniyle boşanma kararı alan Fatma A., 2 çocuğunu eşi B.A.’ya bırakıp, Burdur’a gitti. B.A., eşi Fatma A.’yı görüntülü arayarak yanında kalan çocukları Y.C.A. ve B.A.’nın boğazına bıçak dayayıp, tehdit etti. Anne Fatma A., bunun üzerine emniyete giderek şikayetçi oldu. İhbar üzerine harekete geçen emniyet ve savcılık, baba Ş.A.’yı Karabağlar ilçesinde yakalayarak gözaltına altı. Çocukların devlet korumasına alındığı öğrenilirken, gözaltına alınan babanın işlemleri sürüyor.

VALİLİK OLAYLA İLGİLİ AÇIKLAMA YAPTI

Konuyla ilgili açıklama yapan İzmir Valiliği, açıklamasında ‘Bazı sosyal medya hesaplarında 18.11.2024 tarihinde (bugün) paylaşılan görüntülerde, Burdur’da bulunan boşanma aşamasındaki resmi nikahlı eşi F.A.’yı görüntülü arayarak çocuklarıyla tehdit eden baba Ş.A., ilimiz Karabağlar ilçesinde yakalanmış, çiftin iki erkek çocuğu devlet korumasına alınmıştır. Gözaltına alınan şüpheli Ş.A. ile ilgili adli işlemler devam etmektedir.’ denildi.(DHA)

Görüntü Dökümü

——————————–

-Babanın anneyi çocuklarıyla tehdit ettiği anlar

Haber: Burak UÇAR/ İZMİR, (DHA)

=======================================

10) TAKSİ İLE OTOMOBİL ÇARPIŞTI; YELİZ ÖĞRETMEN İLE 3 YAŞINDAKİ KIZI ÖLDÜ

BİLECİK’in Bozüyük ilçesinde taksi ile otomobilin çarpıştığı kazada öğretmen Yeliz Efe (30) ile kızı Ela Efe (3) hayatını kaybetti, eşi Raşit Efe (33) ağır yaralandı.

Kaza, dün İnegöl-Bozüyük kara yolu Muratdere köyü yakınlarında meydana geldi. Kemak K.’nin (61) kullandığı taksi ile Raşit Efe idaresindeki otomobil çarpıştı. Kazada Raşit Efe, eşi Yeliz Efe ve kızları Ela Efe araçta sıkışarak ağır yaralandı. Yoldan geçen diğer sürücülerin ihbarıyla gelen polis, sağlık ve itfaiye ekiplerince araçtan çıkarılan Raşit ve Yeliz Efe çifti ile kızları, ambulanslarla Bozüyük Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Yaralılardan Yeliz Efe ile kızı Ela Efe, kurtarılamadı.

Bursa’da özel bir okulda kimya öğretmeni olan Yeliz Efe ile kızı Ela Efe’nin cenazeleri Eskişehir’de toprağa verilecek.

Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı. (DHA)

ANNE VE KIZI TOPRAĞA VERİLDİ

Bilecik’in Bozüyük ilçesinde kazada hayatını kaybeden kimya öğretmeni Yeliz Efe ve kızı Ela’nın cenazeleri, yapılan işlemlerin ardından memleketleri Eskişehir’e getirildi. Tepebaşı ilçesine bağlı Sütlüce Mahallesi Hacı Kadir Camii’nde anne ve kızı için cenaze namazı kılındı. Cenazeye tedavi gördüğü hastaneden taburcu edilen Yeliz Efe’nin eşi Raşit Efe’nin yanı sıra yakınları katıldı. Raşit Efe, eşi ve kızının tabutları yanında gözyaşı döktü. Yeliz Efe ve kızı Ela, kılınan cenaze namazlarının ardından Asri Mezarlığı’nda gözyaşlarıyla toprağa verildi. (DHA)

Görüntü Dökümü

———————-

-Cenazedeki kalabalık

-Raşit Efe’nin kızı ve eşinin tabutunun başına gelmesi

-Namaz için toplanan kalabalık

-Cenaze namazları

-Cenazelerin araca yüklenmesi

-Ölen anne ve kızın fotoğrafı

-Genel görüntüler

Haber-Kamera: Sarp DEMİRHAN/Eskişehir,(DHA)-

=======================================

11) MERSİN SULAMA KANALINA UÇAN KAMYONETİN SÜRÜCÜSÜ DİŞ HEKİMİ ÖLDÜ

MERSİN’in Tarsus ilçesinde sulama kanalına uçan kamyonetin sürücüsü diş hekimi Murat Çeviker (54) hayatını kaybetti.

Tarsus Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi’nde görev yapan Murat Çeviker, sabah mesaisine gelmeyince yöneticileri 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine Çeviker’in son görüldüğü Baharlı Mahallesi civarına jandarma ekipleri gönderildi. Jandarma ve su altı ekipleri, buradaki sulama kanalında arama yaptı. Aramada, Çeviker’in kamyonetiyle kanala uçtuğu tespit edildi. Yapılan çalışmayla araç ve Murat Çeviker’in cansız bedeni sudan çıkarıldı.

Kontrolünü kaybettiği aracıyla kanala uçtuğu tespit edilen Çeviker’in cansız bedeni otopsi işlemleri için morga kaldırıldı.

Olayla ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü

—————————-

-Aracın düştüğü kanal

-Aracın sudan çıkartılması

-Ekiplerin incelemesi

Haber-Kamera: Okan ÇALIŞKAN/TARSUS (Mersin), (DHA)

=======================================

12) KOCAELİ TEM’DE OTOMOBİL REFÜJDE İKİ BARİYER ARASINDA SIKIŞTI: 1 YARALI

KOCAELİ’nin İzmit ilçesinde, TEM Otoyolu’nda sürücüsünün kontrolünden çıkan otomobil refüjde iki bariyer arasında sıkıştı. Otomobil sürücüsünün yaralandığı kaza nedeniyle TEM’in iki istikametinde de trafik yoğunluğu oluştu.

Kaza, saat 22.00 sıralarında TEM Otoyolu’nun İzmit ilçesi Alikahya mevkisinde meydana geldi. Ankara istikametine giden T.Ş. yönetimindeki 34 SP 5690 plakalı otomobil, sürücüsünün kontrolünden çıkarak bariyere çarptı. Ardından otomobil, refüjdeki 2 bariyer arasında sıkıştı. Çevredeki sürücülerin ihbarı üzerine bölgeye sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin olay yerinde ilk müdahalede bulunduğu yaralı sürücü hastaneye kaldırıldı. Yaralının hayati tehlikesinin olmadığı öğrenildi.

Çarpmanın etkisiyle otomobilden kopan parçaların savrulması sonucu TEM’in her iki istikametinde de trafik yoğunluğu oluştu. Trafik bir süre tek şeritten kontrollü olarak verilirken, yola savrulan parçalar ve otomobil, ekiplerin çalışması sonucu yoldan kaldırıldı. Temizlik çalışmasından sonra trafik akışı normale döndü.

Görüntü Dökümü

————————-

-Refüje sıkışan otomobilden görüntüler

-Ekiplerin çalışmaları

-Trafik görüntüsü

-Detay

HABER-KAMERA: Nazım Özgün ERBULAN/İZMİT(Kocaeli), (DHA)

=======================================

13) ‘GÜRÜLTÜ’ İHBARINA GİDEN POLİS EKİPLERİYLE ÇALIŞANLAR ARASINDAKİ ARBEDE KAMERADA

MUĞLA’nın Seydikemer ilçesinde ‘gürültü’ ihbarı üzerine sanayi sitesindeki bir iş yerine sevk edilen polis ekipleriyle çalışanlar arasında arbede çıktı. Olay, iş yerinin güvenlik kamerasına yansırken, 3 şüpheli gözaltına alındı.

Olay, 8 Kasım saat 00.30 sıralarında Gerişburnu Mahallesi Sanayi Sitesi’ndeki bir iş yerinde meydana geldi. İddiaya göre geç saatlere kadar açık olan iş yeri, çalışmaları sırasında gürültü yaparak çevreye rahatsızlık verdi. İhbarla olay yerine sevk edilen polis ekipleri, çalışanları uyardı. Uyarıyı dikkate almayan çalışanlarla polis ekipleri arasında arbede çıktı. Olayın ardından 3 şüpheli gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliye sevk edilen şüpheliler, çıkarıldıkları mahkemede adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Öte yandan yaşananlar iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı. (DHA)

Görüntü Dökümü

——————————-

-Güvenlik kamerası görüntüsü

Haber-Kamera: Sedat ÜNAL/FETHİYE (Muğla), (DHA)

===========================================

14) TARTIŞIP ÖLDÜRDÜ, ARKADAŞI 8 SAAT SONRA İHBAR ETTİ: ÖLEN VE VURAN AKRABAYMIŞ

Samsun’un Atakum ilçesinde tartıştığı alt kattaki Kani Timur Ünal’ı tabancayla dizinden vurarak öldürdüğü iddiasıyla gözaltına alınan B.K., olayı ihbar eden B.Ö. ve A.B., emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

B.K.’nin 7 yıl önce ‘Kasten öldürmeye iştirak’ suçundan cezaevine girdiği, bir süre önce açığa alındığı ve izinde olduğu belirtildi. Hayatını kaybeden Kani Timur Ünal ile cinayeti işleyen B.K.’nin akraba olduğu öğrenildi. (DHA)

Görüntü Dökümü

——————-

-Şüphelilerin adliyeye getirilmesi

-Emniyetten detay

-Adliyeden detay

Haber-Kamera: Emre ÖNCEL/SAMSUN, (DHA)

====================================

15) GEDİZ’DE AMCA – YEĞEN ARASINDA TARLA ANLAŞMAZLIĞI: 1 ÖLÜ, 2 YARALI

KÜTAHYA’nın Gediz ilçesinde, amca Murat Pehlivan (65) ile yeğeni Ramazan Pehlivan (37) arasındaki tarla yol ve sınır anlaşmazlığı silahlı kavgaya dönüştü. Olayda Ramazan Pehlivan öldü, amca Murat Pehlivan ile akraba Umahan Kıyak yaralandı.

Olay, ilçeye bağlı Aksaklar Köyü’nde meydana geldi. İddiaya göre, Hanyeri mevkisinde tarları arasında yol ve sınır anlaşmazlığı yüzünden husumetli oldukları öğrenilen amca Murat Pehlivan ile yeğeni Ramazan Pehlivan arasında geçen cumartesi günü tartışma çıktı. Tartışma sonrası ayrılan amca- yeğen evlerine döndü.

Anlaşmazlık ile ilgili adli makamlara başvurmak isteyen Murat Pehlivan, bugün sabah saatlerinde aracıyla akrabası Umahan Kıyak’ı da yanına alarak ilçe merkezine gitmek üzere yola çıktı. Durumdan haberdar olan yeğeni Ramazan Pehlivan, köy çıkışında amcası Murat Pehlivan’ın aracının önünü kesti. Burada çıkan tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Ramazan Pehlivan, yanında getirdiği tabanca ile araca ateş açtı. Yeğeninin açtığı ateş sonucu yaralanan Murat Pehlivan da araçtaki tüfeği ile ateş açarak karşılık verdi. Çıkan silahlı çatışmada amca Murat Pehlivan ve yanında buluna akrabası Umahan Kıyak ile yeğen Ramazan Pehlivan, çeşitli yerlerinden yaralandı.

Vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralılar, olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından ambulanslarla Gediz Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Çatışmada ağır yaralanan yeğen Ramazan Pehlivan, doktorların müdahalelerine rağmen kurtarılamadı. Evli ve 3 çocuk babası olduğu öğrenilen Murat Pehlivan ve Umahan Kıyak’ın hastanede tedavileri sürüyor.

Olayın ardından Gediz Devlet Hastanesi önünde aileler arasında yeni bir olay yaşanmaması için polis ve jandarma ekipleri tarafından yoğun güvenlik önlemleri alınırken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü

———————————–

– Gediz Devlet Hastanesi önünden görüntüler

Haber – Kamera: Mehmet ALTINTAŞ / GEDİZ (DHA)

=======================================

16) UZAKLAŞTIRMA KARARI ALDIRMAK İÇİN ADLİYEYE GİDERKEN EŞİ TARAFINDAN VURULDU

MANİSA’nın Şehzadeler ilçesinde Belgin B. (23), bebek arabasındaki 3 aylık kızıyla uzaklaştırma kararı aldırmak için adliyeye giderken boşanma aşamasındaki eşi Furkan B. (25) tarafından tabancayla baldırından vuruldu. Belgin B.’nin yerde sağlık ekiplerini beklemesi ve Furkan B.’nin elinde tabancayla kaçtığı o anlar, cep telefonuyla görüntülendi.

Olay, 14 Kasım’da 17.00 sıralarında Nurlupınar Mahallesi 308 Sokak’ta meydana geldi. Belgin B., mart ayında boşanma davası açtığı eşi Furkan B. için uzaklaştırma kararı aldırmak için 3 aylık kızıyla adliyeye gitmek için evden çıktı. Bebek arabasındaki kızıyla yolda yürüyen Belgin B., bu sırada motosikletiyle kendisini takip eden eşi Furkan B. tarafından sağ baldırından tabancayla yaralandı. Belgin B. acı içinde yerde kalırken, Furkan B. motosikletiyle kaçtı. Çevredekiler durumu sağlık ekipleri ve polise bildirdi. Belgin B.’nin yerde sağlık ekiplerini beklemesi ve Furkan B.’nin elinde tabancayla kaçtığı o anlar çevredeki bir kişi tarafından cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Sağlık ekibinin olay yerindeki ilk müdahalesinin ardından Manisa Şehir Hastanesi’ne kaldırılan Belgin B., tedaviye alındı. Belgin B. ve yanındaki 3 aylık kızının sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi.

Polis, olayın ardından kaçan Furkan B.’yi yakaladı. Gözaltına alınan Furkan B., polisteki işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede tutuklandı. (DHA)

Görüntü Dökümü

——————————-

-Furkan Bayır’ın motosikletle kaçması

-Yaralanan Belgin Bayır’ın yerde ambulans beklerken görüntüsü

Haber: Ersan ERDOĞAN / MANİSA, (DHA)

===============================

17) OTOMOBİLDE ELE GEÇİRİLEN UYUŞTURUCUYA 3 TUTUKLAMA

ÇANAKKALE’nin Biga ilçesinde durdurulan otomobilde 1 kilo 682 gram skunkla yakalanıp gözaltına alınan 3 şüpheli tutuklandı.

İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri bir otomobilde uyuşturucu taşındığı bilgisine ulaştı. Ekipler, dün tespit edilen otomobili Biga ilçesinde durdurdu. Yapılan aramada, 1 kilo 682 gram skunk maddesi ele geçirildi. Otomobildeki Y.Y., S.Y. ve İ.Ç. gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheliler çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.

Görüntü Dökümü

——————————

-Otomobil içinde yapılan aramadan görüntüler.

-Şüphelilerin adliyeye sevk edilmesinden görüntüler.

Haber-Kamera: Nazif Cemhan ŞEN/ ÇANAKKALE, (DHA)-

===================================

18)PARA ALMAK İÇİN GELİN ARABASININ KAPUTUNA ÇIKTI, DAMAT VE YAKINLARI DARBETTİ; O ANLAR KAMERADA

ADANA’da para istemek için gelin arabasının kaputuna çıkıp, seyir halindeki araca tutunan kişiye, damat ve yakınları tarafından meydan dayağı atıldı. Bu anlar, bir vatandaş tarafından cep telefonu kamerası ile anbean kaydedildi.

Olay, gündüz saatlerinde merkez Yüreğir ilçesi Karataş Bulvarı Regülatür Köprü Kavşağı’nda meydana geldi. Bulvarda mendil sattığı öne sürülen bir kişi, iddiaya göre kırmızı ışıkta bir gelin arabasından para istedi. Yeşil ışık yanınca hareket eden gelin arabasının kaputuna çıkan kişi, araç üzerinde tutunarak para istemeye devam etti. Kavşağı geçtikten sonra sürücünün sağa çektiği gelin arabasından inen damat, para isteyen kişiyi tekme ve yumruklarla dövmeye başladı. Gelin konvoyundaki diğer araçlardan inen damadın yakınları da para isteyen kişiyi darbetti. Damadın uzaklaşmasının ardından yakınlarından dalak yiyen kişi, koşarak bölgeden uzaklaştı. Bu anlar, trafikte bulunan başka bir vatandaş tarafından cep telefonu kamerasıyla anbean kaydı alındı.

Görüntü Dökümü

—————————

– Gelin arabasının kaputundaki kişi

– Aracın durup, damadın saldırması

– Para isteyen kişiye, damat ve yakınlarının dayak atması

Haber – Kamera: ADANA, (DHA)



Source link

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.