SASKi’nin can yakan su zammı mahkemelik oldu!

SASKi’nin can yakan su zammı mahkemelik oldu!
13.06.2019
A+
A-

SASKİ’ye yüzde 25 su zammının iptali için dava açıldı. 2. İdare Mahkemesi’ne verilen dava dilekçesinde müthiş gerekçeler ortaya kondu. Avukat Sabuncu ve Genç, “Bu davayı Samsunlular adına açtık” dedi

Samsunluların tepkisine neden olan yüzde 25’lik su zammının iptali için SASKİ’ye dava açıldı. Samsun Barosu’na kayıtlı Av. Arzu Sabuncu ve Av. Buğra Genç, 2. İdare Mahkemesi’ne verdiği, dava dilekçesinde vatandaşı ezici su zammının iptali gerekçeleri arasında ‘seçim öncesi indirim yapılıp, sonra yüksek zam uygulanarak vatandaşın kandırıldığına vurgu yaparak, ‘Temel ihtiyaç olan suyun siyasete alet edilemeyeceğini’ belirtti.

Türkiye’de bir çok ilde su fiyatlarının indirime gittiğinin ifade edildiği dava dilekçesinde, Samsun’da kar amaçlı olarak yapılan içme suyu zammıyla, kurumun borçlarının halka fatura edilmesinin amaçlandığı kaydedilerek, Samsun’daki vatandaşların tepkilerine ve eylemlerine rağmen su zammında geri adım atılmamasının, davanın açılmasını zorunlu hale getirdiği belirtildi. Vatandaşın temiz suya erişme ihtiyacının bu zamlarla, kısıtlama oluşturmasının kaçınılmaz olduğunun ve bunun da yaygın hastalıklara yol açabileceğinin belirtildiği davada, akla, mantığa, vicdana, hukuka ve hükümetin uyguladığı enflasyonla mücadele çalışmalarına tezat oluşturan fahiş su zammının iptali istendi.

DAVAYI SAMSUNLULAR’IN HAKLARI ADINA AÇTIK

Zamların kabul edilmeyeceğini ve vatandaşları temel insan haklarından mahrum bırakacağını söyleyen avukatlar Arzu Sabuncu ve Buğra Genç, zam haberinin basında yer almasının ardından sosyal medyada ve çevrelerinde binlerce kişinin tepki gösterdiği ve bu nedenle dava açma kararı verdiklerini belirterek, “Davayı Samsun halkı adına açtık. Çünkü Samsunlar aldatıldı ve seçim öncesi yapılan yüzde 15’lik indirim sonrası yüzde 25’lik bir su zammıyla karşı karşıya kaldılar. Ekonomik şartlar sıkıntıdayken, bu zam başka ürünlerin de lokal olarak Samsun’da diğer ürün ve hizmetlerin zamlanmasına yol açacaktır. Büyükşehir Belediyesi ve SASKİ tepkilere rağmen geri adım atmadı. O nedenle bu davayı gerekirse insan hakları mahkemesine kadar götüreceğiz. Biz Samsun İdare Mahkemesi’nden Samsun kamuoyu adına emsal bir karar çıkacağını ve bu fahiş, orantısız, haksız zammın yürütmesinin durdurulacağına inanıyoruz. Çünkü bu zam vatandaşın insanlık vatandaşlık hakkı olan suya yeteri kadar erişimine bir engeldir” dedi.

SASKİ, YAPTIĞI ZAMLA HERKESİ ŞAŞIRTMIŞTI

Samsun Büyükşehir Belediyesine bağlı Samsun Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü(SASKİ) Mayıs Ayı Olağan Genel Kurulunda aldığı kararda, meskenlerde metreküp fiyatı olan 3 lira 18 kuruş olan su fiyatını 3 lira 97 kuruşa, kamu hastanelerinde metreküp fiyatı 4 lira 78 kuruş olan su 5 lira 97 kuruşa, özel okullarda metreküp fiyatı 5 lira 70 kuruştan 7 lira 12 kuruşa çıkarttı. İşyerlerinde 5 lira 97 kuruş olan suyun metreküp fiyatı 7 lira 46 kuruşa çıkarıldı. OSB’de ise 1 lira 84 kuruş olan metreküp fiyatı, 2 lira 30 kuruşa, limanlarda 10 lira olan metreküp fiyatı, 12 lira 58 kuruşa, serbest bölgede 7 lira 11 kuruş olan metreküp fiyatı 8 lira 98 kuruşa yükseltildi. Öte yandan sayaç okuma bedeli de yüzde 150 zam ile 1 liradan 2 lira 50 kuruşa çıktı ve suyun metreküp fiyatına TÜFE üzerinden ücretlendirme yapılacak.

GERİ ADIM ATMADILAR, DAVAYI AÇTIK

Zamları yargıya taşıyan Avukat Arzu Sabuncu ve Buğra Genç İdare Mahkemesi’nde, SASKİ’ye dava açarak zammın iptalini istedi. Sabuncu ve Genç, “Emsal bir karar çıkar diye umuyoruz. Davayı Samsun halkı adına açtık. Vatandaşın temel hakkı olan ve İnsan Hakları Evrensel Hukuk bağlamında 3. Kuşak Haklar arasında yer alıyor” dedi.

SU ZAMMININ İPTALİ İÇİN DERS GİBİ GEREKÇELER *AKLA, VİCDANA, MANTIĞA VE HUKUKA AYKIRI
Davalı kurum Samsun’da yaşayan vatandaşların su ihtiyacını karşılamakla yükümlü bir hizmet kurumudur. Samsun Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı bu davalı kurum vatandaşların temel ve yaşamsal ihtiyacı olan suyun vatandaşlarca kullanımını kısıtlayacak tasarruflarda bulunamaz. Şöyle ki; Davalı kurumun 31 Mart 2019 Yerel Seçimleri öncesi enflasyonla mücadele kapsamında suya yüzde 15 oranında yapılan indirim seçimler sonrasında manidar bir şekilde seçimlerin sonuçları itibariyle siyasi bir kazanım elde edildikten sonra akla, mantığa, vicdana, hukuka aykırı bir şekilde dava konusu karar ile suya yüzde 25 zam, okuma bedeline ise yüzde 150 zam yapılması Samsun kamuoyunda vatandaşların tepkisine, bütün sivil toplum kuruluşlarının bu tepkilerini eyleme dönüştürmesine neden olmuştur.

*BELEDİYE TEPKİLERE KULAK TIKADI

Samsun kamuoyunda ekte sunmuş olduğumuz haberlerden de görüleceği üzere bu kararın davalı kurumun zararda olduğu ve bu zararın giderilmesi amacıyla vatandaşların su faturasına zam yapılarak giderilmeye çalışıldığı ve bu konuda geri adım atılmasıyla ilgili verilen tepkilere kulak tıkayarak sağlıklı bir yaşam için yaşamsal ihtiyaç olan suyun, fahiş derecedeki zam nedeniyle faturasının yüksek gelmesinden çekinen dar gelirli kalabalık aileler, çocuklar ve yaşlıların günlük temel su ihtiyacıyla yapacakları temizlik de dahil olmak üzere su kullanımına kısıtlama getirmek zorunda kalacak olmaları insan sağlığını riske edeceği muhakkaktır. Suyun az tüketildiği Afrika ülkelerinde salgın hastalıkların birincil nedeninin su olduğu Dünya Sağlık Örgütlerinin açıklamalarından da bilinmektedir. Zira yapılan bu zam su tüketimini azaltmaya yönlendireceğinden sağlıklı bir sürdürülemez hale getirecektir.

*SU TEMEL HAKTIR, KISITLANAMAZ

Temiz Suya Erişme Hakkı; İnsan Hakları Evrensel Hukuk bağlamında da üçüncü kuşak haklar olarak belirtilen, Doğal Zenginliklere Ulaşma Hakkı, Çevre Hakkı, Gelişme Hakkı, Temiz Suya Erişme Hakkı olarak insan hakları kapsamında sayılmaktadır. Bu itibarla kar mantığına dayalı ekonomi anlamında vatandaşların hizmet alma kapsamında sosyal ve ekonomik anlamda haklarından yararlanması konusunda akla ve mantığa uymayan, Samsun kamuoyunda bu denli tepki çeken bir kararın alınmış olması, hakkın kötüye kullanılması anlamına da gelecektir.

*ÜCRETLER ARASINDA MAKUL DENGE BULUNMAMAKTADIR

Ülkemizde 31 Mart yerel seçimleri ile birlikte birçok ilde suya indirim yapılmakta iken, bu ülkede yaşayan insanların yaşadığı şehirler açısından Anayasal bağlamda eşitlik ilkesine de aykırı hareket edilmiştir. Vatandaşların suya erişme hakkı siyasete malzeme edilemeyecek kadar önemli, ciddi ve hayati bir konudur. 31 Mart yerel seçimlerinden önce yüzde 15 indirim yapılan suyun yüzde 25 gibi fahiş bir zamla vatandaşa fatura edilmesi bir yana, okuma bedeli gibi hiçbir şekilde herhangi bir emek, mesai ve harcama gerektirmeyen bir hizmet kalemine yüzde 150 gibi hiçbir şekilde hukuki olduğu kabul edilemeyecek bir zam ile fatura etmek hiçbir kurumun tekelinde değildir ve olmamalıdır.

*ENFLASYONLA MÜCADELEYLE TEZAT

Davalı kurumun vatandaşın su ihtiyacından kar elde etmesi, hele hele seçimden önce indirim yapılması biz vatandaşlarda bir oy devşirmeciliği olduğu kanaatine sebebiyet vermiştir. Bu da devletin kurumlarının bir siyasi araç olarak kullanılması gerçeğini ortaya koymaktadır. 1 Haziran’dan itibaren geçerli olan bu zammın amacının kazanç artışı sağlamak olduğu dikkate alındığında, Türkiye’de hükümetin tek haneli enflasyon çalışmalarıyla da tezat oluşturmaktadır. Kaldı ki enflasyonu ve döviz artışını körüklediği için AVM’lerde dolar ve euro ile kiralamaya yasal bir düzenleme getirmiştir. Pahalı meyve sebze için de birçok ilde ucuz meyve-sebze satışı için hükümet, tanzim satış noktaları oluşturmuştur. Bu anlamda hükümetin de vatandaşlara bu konuda yapmış olduğu hizmetlerin ucuza sağlanması mantığına aykırılık oluşturmakta ve Samsun vatandaşlarını ezici bir zam ile baş başa bırakmaktadır.

*EKONOMİK MAĞDURİYETLERE YOL AÇACAK

İnsanların temel ihtiyacı olan suya yüzde 25’lik fahiş zammın yanında ayrıca TÜFE uygulamasıyla gizli bir fiyat artışı yapılması da aynı şekilde kar amaçlı olup, Samsunlu vatandaşlar olarak ekonomik mağduriyetlerine mağduriyet katmaktadır.

*ZAM SAMSUN’DA YENİ ZAMLARI GETİRDİ

Dava konusu kararla yapılan bu fahiş zamlar Samsun’da yaşayan vatandaşların faturalarına yansıyan kısım dışında ayrıca bu fahiş zamma bağlı olarak su kullanımını gerektiren diğer sektörlerde de hizmetlere, ürünlere, OSB’lerdeki üretime de yansıyacağından sadece su zammı olarak değil topyekun zam olarak karşımıza çıkarılacaktır. Örneğin zammın hemen akabinde ekmeğe yapılan zam gibi. Ayrıca bu zammın su kullanımının çok olduğu yaz aylarına denk gelmesi de ayrıca kurumların bu hakkını kötüye kullanılmasının oldukça açık bir göstergesidir.

*İSTANBUL’DAN SONRA EN PAHALI SU SAMSUN’DA

Dilekçemiz ekinde sunmuş olduğumuz haberlerde görüleceği üzere Samsun Büyükşehir Belediye Başkanının en uygun suyun Samsunda olduğu beyanının akabinde büyükşehirlerdeki su fiyatlarına bakıldığında İstanbul’dan sonra en pahalı suyu kullanan ikinci şehir olduğumuzu görmekteyiz. Bu beyan da ayrıca Samsun kamuoyunda büyük tepkilere neden olmuştur.

*KURUMUN ZARARI HALKA FATURA EDİLEMEZ

Dava konusu kararla yapılan tarife değişikliği ile suya ve okuma bedeline yapılan zam Ocak ayında yapılan indirimle ters orantılı olup pahalı olduğu için indirime gidildiğinin de en önemli göstergesidir. Kar eden bir kurum olması gereken davalı kurumun yönetimsel olarak oluşan bir zararı söz konusu ise bunun faturasının vatandaşlara değil, zarara sebebiyet veren kişilerden tazmin yoluyla giderilmesi amaçlanmalıdır. Anayasal haklara tezat oluşturan ve bu hakları ihlal eden kamu kuruluşlarının siyasi saiklerle hareket ederek indirim sonrası zarar eden kuruluşların sorumluluklarını bu haklarını kötü e kullanarak vatandaşlara yüklenmesi hiçbir şekilde kabul edilemez. Ve Samsunlu vatandaşlar olarak bu konuda iç hukuk yollarının tüketilmesi gereği iş bu davayı açma zorunluluğu hasıl olmuştur.

*TELAFİSİ GÜÇ SORUNLAR OLUŞUR

Gerekçelerini bu şekilde sıralayan Avukat Sabuncu taleplerinde ifadelere yer verdi: “Zam kararı işleminin yukarıda açıkladığımız nedenlerle telafisi güç/imkansız zararları doğuracak olması ve söz konusu işlemin açıkça hukuka aykırı olması nedeniyle yürütmenin durdurulmasına karar verilmelidir. Bu nedenle alınan kararla yapılmış olan zam işlemlerinin üst hukuk normlarına aykırılık teşkil ettiğinden 2577 sayılı İYUK’nun 27.maddesinde belirtilen koşullar gerçekleşmiş bulunmaktadır. 2577 sayılı Kanunun 27.maddesinde belirtildiği üzere telafisi güç veya imkânsız zarar doğuracak açık hukuka aykırı işlemler hakkında yürütmenin durdurulması kararı verilmesi gerekmektedir” denildi.

*YÜZDE 150 OKUMA BEDELİ DE İPTAL EDİLMELİ

Açıkça hukuka aykırılık teşkil eden ve uygulamaları durumunda telafisi güç ya da imkansız sonuçlar doğuracak zam uygulaması işlemi bakımından yürütmenin durdurulmasını talep etme zorunluluğu hasıl olmuştur” ifadeleri kullanılan talep şöyle devam etti; “Tüm bu sebeplerle, zam işleminin mağduriyet doğuracağı da her türlü çelişkiden uzak olduğundan yargılama süreci boyunca öncelikle 2577 sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca yürütmenin durdurulmasına karar verilmesini talep etmekteyiz. Yukarıda izah etmiş olduğumuz ve re’sen gözetilecek nedenlerle; davamızın kabulü ile hukuka aykırı bir şekilde verilen 23.05.2019 tarihli yüzde 25 su zammı ve yüzde 150 okuma bedeli zammı kararının iptal edilmesine, yürütmenin durdurulması talebimizin kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin dayalı idare üzerinde bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep ederiz.

(HedefHalk)

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber samsun haber