Mide kanseri hakkında bilinmeyenler

Mide kanseri hakkında bilinmeyenler
07.09.2018
A+
A-

Samsun Büyük Anadolu Meydan Hastanesi doktorlarından Genel Cerrahi ve Cerrahi Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Serdar Yol, ‘mide kanseri’ hakkında bilgi verdi.

Mide kanserinin dünya genelinde akciğer kanserinden sonra en sık görülen ikinci kanser türü olduğunu belirten Prof. Dr. Serdar Yol, “Erkeklerde, A kan grubundaki kişilerde, sigara içenlerde ve şişmanlarda mide kanseri görülme riski daha fazlayken; hastalık farklı nedenlerle de gelişebilmektedir. Bu sebeplerden bazıları şöyle sıralanabilir: Midede hazımsızlık, şişkinlik ve ülsere neden olan ‘helicobacter pylori’ adı verilen bakteri türü tedavisinin ihmal edilmesi, geçmişte mide sinirleri kesildiği için uzun yıllar midede asit salgılanmamış olması, tütsülenmiş yiyecekler (mide kanserinin Japonya’daki görülme sıklığı fazladır), genetik yatkınlık, kişide gastrit ve b12 vitamini eksikliği olması ve mide polipleridir” dedi.

MİDE KANSERİNİN BELİRTİLERİ
Mide kanserinin hiçbir belirti vermeden ilerleyebileceğine dikkat çeken Genel Cerrahi ve Cerrahi Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Serdar Yol, “Mide kanseri bazen hiçbir belirti vermeden, sinsice ilerleyebilir. Belirtiler geç dönemlerde görüldüğünde, hasta cerrahi müdahale şansını kaybetmiş olabilir. Öte yandan, karnın üst kısmında şişkinlik, ağrı, çabuk doyma, iştahsızlık, bulantı, kusma, beraberinde hızlı kilo kaybı, kansızlık (anemi), dışkıda gizli kan testinin pozitif çıkması hastalığın başlıca belirtileri arasındadır. Ancak tüm bu bulguların günlük yaşantıda sık rastlanan, sıradan şikayetler olması, doktora başvurma konusunda gecikmelere yol açabilir. Hastalığın erken tanısı cerrahi girişimler bakımından avantaj sağlar. Kanser ileri dönemlerde teşhis edildiğinde, çevre organlara yayılmış olma riski hastalığın kesin tedavi şansını azaltmaktadır. Böyle durumlarda, ameliyat öncesinde kemoterapi uygulanır ve kanserdeki gerileme izlenir. Burada amaç, tekrar ameliyat şansını kazanmaktır. Eğer cerrahi olarak kansere müdahale şansı yok ise ‘palyatif’ denilen, hastaya konfor sağlayacak ameliyat yöntemleri uygulanır. Bu işlemde hastanın kanser açısından tedavisi gerçekleşmez ancak hastanın yeme içme düzenine devam etmesi sağlanır” diye konuştu.

“TEDAVİ SONRASI TEDBİRİ ELDEN BIRAKMAYIN”
Hastanın tedavisi için cerrahi yöntemler kullanıldığında, midenin büyük bir kısmı veya tamamının alındığını ifade eden Prof. Dr. Serdar Yol, “Böyle bir operasyon sonrası hastanın sık aralıklarla, küçük porsiyonlarla beslenmesi ve besinleri çok iyi çiğneyerek yutması önerilmektedir. Mide kanseri ameliyatı ve tedavisi sonrası hasta, ‘ameliyat oldum kurtuldum’ düşüncesine kapılmamalı, düzenli kontrollerine devam etmelidir. ” şeklinde sözlerine son verdi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.