Erdoğan: Fetullah Gülen'in ölümü, insan kılıklı iblisler gibi onursuz bir ölüm oldu (2)
‘TÜRKİYE’Yİ HELİKOPTER VE UÇAK AMBULANS SİSTEMİYLE TANIŞTIRAN BİZ OLDUK’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, devletin görevinin özellikle güvenlik, adalet, eğitim ve sağlık alanlarında vatandaşına imkanlar dahilinde en iyi hizmeti sunmak olduğuna dikkat çekerek, “Bakınız bu temel konularda zafiyeti olan bir devlet, vazifesini hakkıyla yerine getiremiyor demektir. 2002 yılı sonunda ülkeyi yönetme mesuliyetini üstlendiğimizde öncelikle hizmet alanlarımızı sağlık, eğitim, adalet ve emniyet olarak belirledik. Bugüne kadar da bu hassasiyetimizden kesinlikle taviz vermedik. Bilhassa sağlık alanında gerçekten kötü bir Türkiye tablosu devralmıştık. Hastane bulunsa doktor bulunmuyor, doktor bulunsa ilaç bulunmuyordu. Hadi bir şekilde ilaç buldunuz, bu sefer satın alacak para bulunmuyordu. Yaşı 40’ın üzerinde olan kardeşlerim eski Türkiye’nin sağlık sisteminin nasıl bir sorunlar yumağı olduğunu gayet net hatırlamaktadır. Son 22 yılda bu alanda tam anlamıyla bir devrim gerçekleştirdik. Sağlık sistemini vatandaş odaklı değiştirirken yeni hastaneler, yeni sağlık ocakları inşa ederek, mevcutları ıslah ederek, altyapıyı modernleştirdik. 2002’de hastane yatak sayımız 18 bini nitelikli olmak üzere toplam 164 binken şu an 182 bini nitelikli toplam 270 bin yatağımız var. Hepsi en modern cihazlarla donatılmış otel konforunda odalarda 36 bin 508 yatak kapasitesine sahip 25 şehir hastanesini hizmete açtık. Hastanelerimizi fiziki olarak yenileme yanında en modern aletlerle, cihazlarla, yeterli sayıda personelle teçhiz ettik. Tomografi, MR, diyaliz cihazı, ambulans gibi geniş bir alanda çok önemli başarılara imza attık. Örneğin ambulans sayısı 618’den 5 bin 746’ya, 112 istasyonlarının sayısı ise 481’den 2 bin 990’a ulaştı. Türkiye’yi helikopter ve uçak ambulans sistemiyle ilk kez tanıştıran biz olduk. Sağlık çalışanı sayımızı 378 binden aldık, 1 milyon 462 bin çıkardık. Uzman hekim sayımız ise 45 binden 108 bine yükseldi” dedi.
‘2,6 MİLYON VATANDAŞIMIZIN AYAĞINA SAĞLIK HİZMETİ GÖTÜRÜYORUZ’
Dünyanın en kapsayıcı sosyal güvenlik sistemini Türkiye’ye kazandırdıklarını bildiren Erdoğan, “Memurun ayrı, işçinin ayrı, pek çok kurumda çalışanın ayrı hastanesinin olduğu, bunların birbirine gidemediği parçalı yapıyı rafa kaldırdık. Bütün kamu hastanelerini ayrı veya aynı çatı altında birleştirerek sağlık hizmetini erişilebilir hale getirdik. Böylece kamu özel ayırmadan Türkiye’nin sağlık imkanlarının tamamını tüm vatandaşlarımızın istifadesine sunduk. Özel sağlık kuruluşlarının kapılarının halkımıza açılmasıyla birlikte vatandaşımızın sağlık hizmetine erişimini daha da kolaylaştırdık. Yine bu süreçte özel sağlık kuruluşlarının acil haller ve özellikle bazı hizmetlerden fark ücreti almadan hizmet vermesini temin ettik. Yoğun bakımdan yanık tedavisine, kanser tedavisinden yenidoğana verilen sağlık hizmetlerine, organ doku ve kök hücre nakillerinden doğumsal anomaliler için yapılan cerrahi işlemlere, hemodiyaliz tedavilerinden kalp damar cerrahisiyle ilgili işlemlere yani pek çok başlıkta ilave ücret ödemeden özel sağlık kuruluşlarında vatandaşımızın hizmet almasının önünü açtık. Tekrar söylüyorum; tüm bu süreç boyunca gayemiz ister devlet hastanesi ister özel hastane olsun milletimize en iyi sağlık hizmetinin sağlanmasıydı. İlk defa bizim uygulamaya aldığımız evde sağlık hizmetleriyle bugün 2,6 milyon vatandaşımızın ayağına sağlık hizmeti götürüyoruz. Daha birçok alanda zengin-fakir demeden tüm kardeşlerimizin birinci sınıf sağlık hizmeti almasını temin ediyoruz” diye konuştu.
‘TÜRKİYE, SAĞLIK TURİZMİNDE 3 MİLYAR DOLAR GELİR ELDE ETTİ’
Tüm dünyayı kasıp kavuran koronavirüs salgını döneminde özellikle şehir hastanelerin nasıl büyük bir yük omuzladığını milletin çok iyi bildiğini aktaran Erdoğan, “Türkiye, son asrın en büyük sağlık krizini güçlü sağlık altyapısı sayesinde en rahat atlatan ülkelerden biri olmuştur. Sağlık alanında hayata geçirdiğimiz reformlar açık söylüyorum; dünyaya örnek olacak düzeydedir. Öyle bir noktaya geldik ki sadece kendi insanımıza değil; dünyanın birçok ülkesinden milyonlarca turiste de 2023 yılında yaklaşık 1,6 milyon kişi şifasını ülkemizde aradı, sağlığını Türk hekimlerine ve hastanelerine emanet etti. Sağlık turizminden ülkemiz, 3 milyar doların üzerinde gelir elde etti. Hasılı nereden bakarsanız bakın, büyük bir başarı hikayesi görüyoruz. Bunun da en yakın şahidi, vatandaşlarımızın bizatihi kendisidir. Vatandaşa hizmet yarışında esamesi okunmayanların konu; iftira atmaya, karalama, çarpıtma, hakaret etmeye gelince ön safta yer almalarını aziz milletimizin basiret ve ferasetine havale ediyorum” dedi.
‘CHP’NİN YENİ LİDERİ DE BİZE LAF SÖYLEYEMEZ’
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun sözlerine cevap veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bürokratik kariyerinde SSK’yı batırmak dışında hiçbir başarısı olmayan bir çapsızın sosyal medyadan savurduğu hakaretleri ise buradan kendisine aynen iade ediyorum. Bu ülkede sağlık hizmetleriyle ilgili konuşacak en son kişi, CHP’nin devrik genel başkanı Kılıçdaroğlu’dur. CHP’nin sadece eski genel başkanı değil, yeni lideri de bu konuda bize laf söyleyemez. Hele hele eleştiride bulunamaz. Millet, koronavirüs salgınıyla boğuşurken; Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nin bağlantı yollarını dahi yapmaktan aciz olan zihniyete şayet biraz utanma duyguları varsa bu süreçte susmak düşer” diye konuştu.
‘BEBEKLERİN ÜZERİNDEN SİYASET YAPMAK VİCDAN TUTULMASIDIR’
Erdoğan, İstanbul’daki ‘Yenidoğan Çetesi’ne yönelik soruşturmaya ilişkin de şöyle konuştu:
“Son günlerde hepimizi derinden sarsan, üzen, müessir eden, insan olan herkesin vicdanını kanatan bir çete operasyonu gündemde. Her ne kadar bu çete operasyonu ülke gündemine yeni gelmiş olsa da soruşturmanın başlama tarihi 1,5 sene öncesine uzanıyor. Şikayet üzerine Sağlık Bakanlığımız ve İstanbul İl Sağlık Müdürlüğümüz hemen harekete geçiyor. Sağlık, emniyet, yargı birimlerimizin çok yakın iş birliğiyle çete teknik ve fiziki takibe alınıyor. Sorumluların üzerine kararlılıkla gidiliyor. Yürütülen titiz soruşturma neticesinde çete üyelerine operasyon yapılarak elebaşları tutuklanıyor. Dosya kapsamındaki 47 şüpheliden 22’si, şu an cezaevinde. Soruşturmanın adli boyutunda bunlar yaşanırken; Sağlık Bakanlığımız Tekirdağ’da bir hastaneyi kapatıyor. İstanbul’daki 9 hastanenin de ruhsatı iptal ediliyor. 12 masum sabinin hayatını kaybetmesine yol açan kim varsa, hangi sağlık kuruluşu varsa, hepsiyle ilgili adli ve idari işlemler gecikmeksizin yapılıyor. Hal böyleyken muhalefetin ve muhalif medyanın, Türk ordusuna ‘kimyasal silah kullandığı’ iftirası atan Tabipler Odası’yla el ele verip utanmadan bizi, bakanlıklarımızı, sağlık sistemimizi hatta topyekun sağlık çalışanlarımızı hedef alması, ülkemiz siyaseti ve basını adına büyük bir şuursuzluktur. Masum bebeklerin cenazesi ve ailelerinin acısı üzerinden siyaset yapmak, vicdan tutulmasından başka bir şey değildir.”
‘BU CANİLERİN BİR DAHA GÜN YÜZÜ GÖRMEMESİ İÇİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIM’
Bir avuç haysiyetsiz sebebiyle; doktoru, hemşiresi, ebesi, hasta bakıcısı, teknikeri, asistanı, hocasıyla yaklaşık 1,5 milyon sağlık çalışanının töhmet altında bırakılamayacağını vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:
“Salgın döneminde sağlık personelimizin kendi canlarını riske atma, ailelerinden haftalarca uzakta kalma pahasına nasıl gayret gösterdiklerini muhalefet unutmuş olabilir. Ama biz hiçbir zaman unutmadık, unutmayacağız. Birkaç çürük elma yüzünden sağlık camiamızın hırpalanmasına da göz yummayız. Ortada para hırsıyla 12 evladımızın canına kasteden insanlık müsveddesi bir çete vardır. Bölücü terör örgütü sempatizanlarının da içinde olduğu bu çete, devletimizin vatandaşlarımıza daha kaliteli ve erişilebilir sağlık hizmeti sunmak amacıyla sağladığı imkanları istismar ederek böyle alçakça bir vahşeti gerçekleştirmiştir. Devletimiz de ilk andan itibaren harekete geçmiş, gereken her türlü adımı atmıştır. Şunu da söylemek isterim ki böyle bir barbarlığı yapanlardan işledikleri suçların hesabı, en ağır biçimde hukuk önünde sorulacaktır. Maddi menfaat temin etmek gayesiyle masum bebeklerin hayatıyla oynayan bu canilerin bir daha gün yüzü görmemesi için Cumhurbaşkanı olarak ben de konunun bizzat takipçisi olmaya devam edeceğim. Sağlık ve Adalet Bakanlarımızla yaptığım görüşmede, kendilerine gerekli talimatları çok net biçimde verdim. Bir kez daha evlatlarını kaybeden ailelerimize başsağlığı diliyorum. Rabb’im kimseye böyle acılar yaşatmasın diyorum.”
‘KÖTÜ ALIŞKANLIKLARIN YENİDEN NÜKSETMEYE BAŞLADIĞINI DUYUYORUZ’
Son dönemde özel sağlık kuruluşlarının ücretlendirme politikalarıyla ilgili vatandaşlardan çok sık şikayet aldıklarını aktaran Erdoğan, “Ayrıca artık tamamen eski Türkiye’de kaldığını düşündüğümüz ve sağlık sistemimize zarar veren kimi kötü alışkanlıkların yeniden nüksetmeye başladığına dair hasta yakınlarımızdan serzenişler duyuyoruz. Bunların da üzerine kararlılıkla gideceğimizin bilinmesini istiyorum. Vatandaşlarımız müsterih olsun. Türkiye gerek kapsayıcılık gerekse erişilebilirlik noktasında dünyanın en iyi sağlık sistemlerinden birine sahiptir. Hükümetimiz, sağlık sistemimizin etkinliğinin artması için de elinden geleni yapmaktadır. Gözünü para hırsı bürümüş fırsatçıların içeriden veya dışarıdan sistemi sabote etmesine izin vermeyeceğiz” dedi.
Erdoğan ayrıca yarın Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Putin’in davetine icabetle Tataristan’ın Kazan şehrine gideceğini, Kazan’da BRICS zirvesi kapsamında düzenlenecek genişletilmiş liderler oturumuna iştirak edeceklerini dile getirdi. (DHA)